ORTODOKSLUĞUN MERKEZİ GÜMÜŞHANE
Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı Salonu’nda düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan A.Güngör Üçüncüoğlu, şu ana kadar 41 eser ortaya koyduğunu ve yeni yayımlanacak bir eseriyle de bu sayının 42 olacağını söyledi.
Araştırmacı Tarihçi Yazar Üçüncüoğlu, Gümüşhane’nin kalkınmasının bina yapmakla olmayacağını, kalkınmanın kültürle olacağını vurguladı.
Turizm ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Üçüncüoğlu, turizmin demeç vermekle olmayacağını belirterek, “Gümüşhane’de hepimiz birbirimizi kandırıyoruz. Sözüm ona Gümüşhane’deki Kültür Müdürleri makam dolduruyor. Hiç kimseye bir faydaları yok” ifadelerini kullandı.
Bizi Kimse Kandırmasın
Gümüşhane’nin turizmden başka çıkar yolunun olmadığının altını çizen Üçüncüoğlu, “Turizm olursa Gümüşhane kalkınır. Olmaz ise kalkınmaz. Hastane yap, ne yaparsan yap onlar ihtiyaç. Bize para girdisi lazım. Biz 37 tane Macar dostluk adamını Gümüşhane’de gezdiremiyorsak daha ne turizminden bahsediyoruz. Zigana’da bir iki tesis yaptık. Yirmi seneden beri Süleymaniye aşağı Süleymaniye yukarı. Ne olacak yahu Süleymaniye’de. Gümüşhane turizminin böyle demeçlerle, söylemlerle gelişmesi mümkün değil. Bizi kimse kandırmasın” diye konuştu.
Ortodoksluğun Yayılma Merkezi
Ortodoksluğun doğuşundan sonra dünyada yer edinemeyen Ortodoksların Gümüşhane’ye sığındığını ifade eden Üçüncüoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:
“ M.Ö yani İsa öldükten 34 yıl sonra Katoliklik ortaya çıktı. Sonra Ortodoksluk. Katolikler çok fazla olduğundan ve Ortodokslar çok az olduğundan bunların arasında ölümler meydana geldi. Ortodokslar inançlarını yaşayabilecekleri devletler aramaya başladı. Misyonerlik faaliyetlerini ortaya çıkarmak için yer aradılar. Dünya bunları kabul etmedi. Sadece Gümüşhane kabul etti. Üç Kutsal Papaz(Kutsal Üçlüler) Gümüşhane’ye geldi. Gümüşhane’de 331 yılına kadar kaldılar. Yani 297 sene Ortodoks aleminin yayılma merkezi Gümüşhane idi.”
Araştırmalarımı Doğruladım
Araştırmalarını teyit ettirdiğini kaydeden Üçüncüoğlu, açıklamasında şunları söyledi:
“Fener Rum patriğinde Yorgatis isminde patriğin yardımcısı ile görüştüm. Onların kütüphanelerine girildi. Bana kaynak verdiler. Benim araştırdığımı doğrulardılar. Şimdi ben şöyle bir şey diyorum. Bizim Ortodoks dinini Gümüşhane’ye getirmek gibi bir düşüncemiz yok. Ancak bakın bir Sümela Manastırı var. Sümela Manastırı’na bizim gençlik yıllarımızda kervan gelmez geçmezdi. Senede belki 50 kişi 100 kişi. Baktılar ki Trabzonlular biz bu Sümela Manastırını onarırsak iş görecek. Önce onardılar, baktılar ki 10 bin kişi geldi. En sonra kapanana kadar 480 bin kişi geldi. 3 Senedir tadilatta ve şimdi lokantalar falan yapıyorlar. Bir milyon turisti bulacağız dediler. Şimdi bunu Gümüşhane’de biz neden yapmayalım. Gümüşhane’de Kutsal Kilise olarak 4 tane kilise var. O Üçler ’in girmiş oldukları papazların geldiği. Bir tanesi Torul’un Büyük Çit Köyü ‘Meryem Ana’ ismini verdikleri. Diğeri Çoloşana Kalesindeki muazzam killese. Üçüncüsü Hudura. Bakın hepsi dağların ucundaki kiliseler. Bir tanesi de Süleymaniye bölgesinde bir kilise. Tarihi bilgileri saklamak gerekmez. Açıklamak lazım. Ama göreceksiniz bir gün buralar Ortodoksların ziyaret ettiği bölge haline gelecek.”
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim