HÜZÜN VE GURUR BİR ARADA

Aradan geçen iki yıla rağmen acıları tazeliğini koruyan Asmaz ailesi, 4 çocuk babası Asmaz'ın adını verdikleri ağabey Selahattin Asmaz'ın 10 aylık torunu küçük Servet ile teselli bulmaya çalışıyor.

Evlat acısını derinden yaşayan 77 yaşındaki anne Hümeyra Asmaz oğlunu kaybetmenin derin üzüntüsünü ilk günkü gibi derinden hissederek gözyaşı döküyor. Şehidin ağabeyi Selahattin Asmaz (54) ise kardeşinin adını taşıyan 10 aylık torunu Servet ile avunuyor.

Yaz tatili için annesi Hümeyra ve torunları ile memleketi Kelkit ilçesindeki Aksöğüt köyüne gelen ağabey Selahattin Asmaz, hüzün ve gururu bir arada yaşadıklarını söyledi.

Kardeşinin yokluğunu her zaman derinden hissettiklerini anlatan Asmaz, 5 kardeş olduklarını ve Servet'in ortanca kardeşleri olduğunu ifade etti.

Asmaz, Servet'in ailelerinde en çok sevilen kişi olduğunu dile getirerek kardeşinin güler yüzlü ve sevecen bir insan olduğunu anlattı.

Servet'in şehadetinin ardından amca olarak kardeşinin emanetlerine sahip çıkmaya çalıştığını vurgulayan Asmaz, "Çocukları psikolojik olarak çok zorluklar çekti. Büyük oğlu Enes hala babasının mezarına gitmedi. Kızı Zeynep bana çok düşkün. 'Amca sen ölürsen bizi kim bakacak?' diyor. Zor..." dedi.

"Ailemizden Bir Servet Gitti, Bir Servet Geldi"

Asmaz, 10 ay önce kızı Hümeyra Hayta'nın bir erkek çocuk dünyaya getirdiğini aktararak kızının amcası şehit Servet Asmaz'ı rüyasında görmesi üzerine çocuğuna Servet ismini koyduğunu bildirdi.

Şehit kardeşinin adının torununda yaşayacak olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren ağabey Asmaz, şöyle devam etti:

"Kızım amcası rüyasına geldi diye oğlunun adını Servet koydu. Kardeşimin ismi torunumda yaşayacak. Bununla teselli buluyoruz. Ailemizden bir Servet gitti, bir Servet geldi. Biz en azından Servet'in ismini yaşatıyoruz. Ben dışarıda da Servet isminde birisini görsem kardeşimin adını taşıdığı için daha ilgili oluyorum. Bu ülkede her zaman Servetler olacak. Bizler de onların peşinden şehadete adayız. Belki zor geliyor ama torunum Servet içinde şehit olarak dünyadan göçsün diye dua ediyorum. Devletimiz, milletimiz var olsun. Bayrağımız düşmesin."

Asmaz, darbecilerin müebbet hapis cezasına çarptırıldığına ancak bu durumun kendilerini tatmin etmediğine işaret ederek "Onların cezası ancak şehit aileleri tarafından verilmelidir. Ölene kadar devlet onları içeride bakacak. Başkaları gelecek belki affedecekler. İdam edilmelerini isterdik." değerlendirmesinde bulundu.

"Günlerim Ağlayarak Geçiyor"

Anne Hümeyra Asmaz da darbe girişimi gecesi oğlunun vurulduğunu Kelkit'teki köylerinde öğrendiğini ve büyük panik yaşadığını söyledi.

Aceleyle yola koyulup İstanbul'a hareket ettiklerini anlatan anne Asmaz, duygularını şöyle anlattı:

"Bir örtümü aldım yanıma, başka da bir şey almadım. 'Oğlumu seni sağ görürsem sadaka verip oruç tutacağım.' dedim. Olmadı. Servet'in kaybından sonra günlerim ağlayarak geçiyor. Torunuma Servet diyemiyorum. Servetimin yeri başkaydı. Bir söyler beş gülerdi. Çok zor çok... Servet'ten sonrası zor." 

Şehidin Baba Ocağı Yenilendi

Öte yandan şehit Asmaz'ın ilçeye bağlı Aksöğüt köyünde bulunan ve annesinin yazları ikamet ettiği baba ocağı, yetkililerce el birliğiyle yenilendi.

Aileyi ziyaretinde konuşan Kelkit Kaymakamı Naif Yavuz, 15 Temmuz şehitlerine ve gazilerine minnettar olduklarını söyledi.

Hükümetin ve Gümüşhane Valisi Okay Memiş'in girişimleri sonucunda şehit Asmaz'ın adının ilçedeki bir okula verilerek yaşatıldığını hatırlatan Yavuz, "Onların yiğitlikleri ve kahramanlıklarıyla şeref ve onurumuza olan ilgi ve muhabbetleriyle bugün ayaktayız. Onların mübarek kanlarıyla bu ülke ilelebet yoluna devam edecektir." diye konuştu.

Kelkit Belediye Başkanı Ünal Yılmaz ise 15 Temmuz darbe girişimde şehit edilen 5 Gümüşhaneli vatandaştan 2'sinin Kelkitli olduğunu bildirdi.

Bayramlar ve özel günler dahil her zaman şehit ailelerin yanında olmaya ve onlarla ilgilenmeye özen gösterdiklerini kaydeden Yılmaz, "Biz her zaman devletinin, milletinin, ezanının yanında olan bir milletiz. Hain darbeye teşebbüs eden insanlara bir daha fırsat tanımayacağız." dedi.