SEÇİM DÜNYANIN SONU DEĞİL
“Terör konusunda çok hassasız”
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Gümüşhane Milletvekili Mustafa Canlı, terörün çok üzüntü verici bir olay olduğunu belirterek, “Terörü önyargısız lanetliyorum. Terör bu milletin birlik ve beraberliğine koyulan bir dinamittir. Gerekli tedbirlerin alınması, olması muhtemel olaylar dikkate alınıp bir çözüm yolu bulunması lazım. 2 askerimiz şehit oldu Urfa’da, üzüntü verici olaylar içimizi yakıyor. Hükümet kendini sorgulamalı” dedi.
Canlı, gazetemize yaptığı özel açıklamada, 7 Haziran milletvekili genel seçimlerinden sonra MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin istişare toplantısı düzenlediğini kaydederek, “Genel Başkanımız, hem kendi düşüncelerini paylaştı, hem de bizi dinledi. Biz de görüşlerimizi ifade ettik. Gelinen noktada parlamentoda, milletimiz kimseye tek başına iktidar hakkı vermedi. 4 parçalı bir parlamento oluştu” ifadesini kullandı.
“Partilerde anlaşmazlık söz konusu”
“Partiler arasında anlaşmazlıklar söz konusu. Biz terör konusunda çok hassasız. Şu anda hükümet kanadından açıklamalar yapılıyor, ‘çözüm süreci yürümez’ diye. Biz çözüm sürecine baştan beri karşıyız. Bütün halklarımız eşit haklara sahip. Tüm bu insanları, biz aynı milletin bir mensubu olarak kabul ediyoruz. Neticede alt kimlik diye tabir edilen parçaların toplumun bir bütünü olduğunu düşünüyoruz. Eğer çözüm sürecinde ısrarcıysanız, bize değil diğer partilere öncelik vermek zorundasınız. Diğer siyasi partilerle koalisyon kurulması noktasında iktidar partisinin çalışmaları devam ediyor. Parlamentodan bir hükümet çıkacağına dair umudumuz var. Eğer bir hükümet kurulmazsa, bunu muhalefette aramamak gerekir. Bunun müsebbibi AK Parti’dir. Eğer isterlerse bu hükümet kurulur.”
“Algı oluşturulmaya çalışılıyor”
“ Bu işin bir arka planı var ve bizim iktidar partisiyle aramızda bir fark var. Bizim genel başkanımız her şeyi bir arka planı olmadan ifade eder. Sayın Cumhurbaşkanı diyor ki geçmişle konuşmayalım. Yola karşı çıkan, köprüye karşı çıkan karşısında beni bulur. Kimse ben köprüye karşıyım demiyor. Sayın Cumhurbaşkanı sanki toplumda buna karşı çıkan bir irade varmış ve bu yüzden hükümete girilmiyormuş gibi bir algı oluşturmaya çalışılıyor.”
“Bizim ilkelerimiz var”
“Bizim ilkelerimiz var, çözüm süreci ve yolsuzluklarla ilgili. Hükümet protokolüne yolsuzlukla mücadele edilecek diye bir madde koyulmayacak mı? Bunu topluma nasıl açıklayacaklar. Çözüm süreci, yolsuzluklarla mücadele, Cumhurbaşkanı’nın yasal sınırlarına çekilmesi. Sayın cumhurbaşkanı benim yetkilerimi değil başbakanın yetkilerini kullanıyor. Bir de anayasanın ilk 4. maddesi. Bütün bunlara rağmen ülkenin gelmiş olduğu konum, Güney Doğu’da ki güvenlik bunalımı. 40 tane PKK’lı yolları kesiyor, tırları yakıyor devlet nerede? Herkesin aklını başına toplaması lazım. Hiçbir terör örgütüyle böyle barış yapılmaz. Devlet yetkilileri bu konuda daha duyarlı olmalılar. İnşallah hükümet kurulur, hizmet etmek istiyoruz.”
“Seçim dünyanın sonu değil”
“Seçim olursa, seçim de dünyanın sonu değil. Hangi siyasetçi halkla birlikte olmak istemez. Seçimse tabi ki de çalışmasını yapması doğal hakkı. Biz şu anda halkı ziyaret ediyoruz, seçim çalışması mı yapıyoruz. Bu halk bize destek verdi, seçimden seçime mi gelelim. 7 Haziran akşamı erken seçimden söz eden ilk kişi, Ahmet Davutoğlu’dur. Algı oluşturma noktasında, bu sözü sanki ilk Devlet Bahçeli söylemiş gibi bir durum var. İlk bahseden Devlet Bahçeli değil, ama bu algı yerleşmiş. Bunu değiştirmek zor. Bunun iyi değerlendirmeye alınması lazım. “
“Yeniden seçilme olasılığım çok fazla”
“7 Hazirandan önce kimse AK Parti’nin iktidardan gideceğine inanmıyordu. Bize de ‘başkanım sizi seviyoruz, ama size destek versek de siz bir şey yapamazsınız’ diye düşüncesini ifade ediyordu. Ama şimdi bu algı yıkıldı. İktidar partisinin elinden bu kozu alınmış olundu. Burada bence seçime giderken kim kendini iyi ifade ederse o başarılı çıkar. Sorumluluktan kaçan MHP değil. Herkes topluma kendini anlatacak. Kimin başarılı çıkacağı veya başarılı olacağı şu an belli değil. Ben 7 Haziran’dan beri yan gelip yatan birisi değilim. Her yeri gezdim. Yeniden seçilme olasılığım çok fazla.”
“Biz kız eviyiz”
“ Altını çiziyorum, hükümetten kaçma görüntüsü veren parti kaybeder. Biz kız eviyiz, oğlan gelsin bizden kızı istesin, bakalım sorumluluklarını biliyor mu, istikbali aydınlık mı, buna bakacağız buna göre karar vereceğiz. Birinci parti gelecek, seninle koalisyon kuralım diyecek. AK Parti, HDP’nin kapısını çaldı ama ‘seninle hükümet kurmak istiyorum’ demedi.
“Teröre karşı deklarasyon”
“Sayın Başbakan 4’lü parti gelsin, deklarasyon yayınlayalım teröre karşı dedi. Bizim Genel Başkanımız ne dedi, biz zaten teröre karşıyız sen niye bize geliyorsun dedi. Git HDP’yle imzala bu belgeyi. Şimdi biz HDP’ye oy veren halkı dışlamıyoruz, ama diyoruz ki, bugün eğer PKK bir terör örgütüyse, eğer HDP’nin de bu konuda kendini ispat etme gibi bir amacı varsa, PKK ile diyalogunu kesip bir terör örgütü olduğunu kabul etmesi lazım. Bu süreçte MHP’nin HDP ile bir araya gelme ihtimali sıfır. Bugün AK Parti’yle HDP niye yan yana gelmiyor. Çünkü halkın sağduyusundan, tepkisinden çekiniyor. Onun gelmediği bir yerde biz nasıl gelelim.”
Meclis Başkanı seçimi
“HDP bize oy verseydi, biz onu kabul ederdik. RTÜK seçimi vardı, HDP oy verseydi MHP’nin adayı başkan seçilecekti. Almak farklı vermek farklı. MHP’nin genel başkanının aldığı bir karar var ve biz kendi adayımızın arkasında durduk. Bunu sonucunda AK Parti’nin adayı meclis başkanı oldu ama bizim içimiz rahat. Meclis Başkanlığı seçiminden önce Cumhurbaşkanı partilerin tüzel kişisini çağırıp, onunla istişare yapmalıydı. O görüşmeler ister istemez yanlış bir algı oluşturdu. Bütün bunlara rağmen, Ekmeleddin Bey’e oy verilerek bu algı bozulabilirdi. Ama tabi ki bu geride kaldı. Bizim CHP ile bir sorunumuz yok. “
“Topluma iyi mesajlar vermeliyiz”
“Halaçoğlu konusunda Genel Başkanımız, çok güzel bir ifade kullandı, ‘herkes ağzından çıkanı tartmalı’ diye. Genel Başkanımız bu konuda gereğini yaptı. Diğer partilerle aramızdaki fark bu, üstünü kapatmıyoruz, ipini çekiyoruz. Yolsuzluk olaylarında ki 4 bakan, bizde olsaydı direk yüce divana giderdi. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı bunun bir örneğidir. Hakkında kasıtlı bir söylenti çıktı, genel başkanımız temizlen gel dedi. Bu bizim için bir ölçü, hata yapmaya hakkımız yok. Topluma iyi mesajlar vermeliyiz. “
“MHP ile HDP bir araya gelebilir mi?”
“7 Haziran milletvekili seçimlerinde, kırsal kesimlerde biz şuna şahit olduk. CHP, MHP ve HDP iş birliği. Bu mümkün mü ? MHP’yle HDP’ bir araya gelebilir mi, bu nasıl yorum. Mitinglerde bile söylendi bu, gözlerimin önünde. Toplumda böyle bir algı oluştu, MHP ile HDP bir araya gelecek. Daha gelmeden bu söylentiler çıktı ortaya, bir de gelsek neler olacaktı kim bilir.”
“Yeşil Yol Projesi”
“Yol olmadan, medeniyet olmaz. Fakat doğa da çok önemli. Güzellikleri görebilmeniz için yola ihtiyacınız var. Yol olacak fakat doğaya zarar verilmeyecek. Bütün bunlara rağmen, aslında bu tip olaylarda muhalefet eden insanları da yadırgamamak lazım. Yeşil Yol projesine karşı çıkan insanları yadırgamamak lazım. Bu davranışları, yetkilileri de doğru davranmaya sevk ediyor. Muhalif söylemlere de dikkat edilmesi ve dinlenmesi lazım. Doğa katledilmemeli. Yatay yollardan daha fazla dikey yollar iyileştirilmeli. Muhalefet eden insanlar hemen vatan haini olarak adlandırılmamalı. Onlara da teşekkür edilmeli. Ama yol olmadan da bir şey olmuyor. İstediğiniz yere gidemediğiniz zaman oraların bir anlamı olmuyor. Bazen maceraperest insanlar engebeli yollar onların hoşuna gidiyor, ama herkesin de Jip’i yok ki. Normal araçlarla da gidilmesi lazım.”
İbrahim Özdemir-Figen Tok
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim