NİYAZİ KARAGÜL
Bu haftaki röportaj köşemizde, Gümüşhane’de 45 yıldır terzilik yapan Niyazi Karagül’ü konuk ettik.
Kendinizi tanıtır mısınız, kimdir Niyazi Karagül?
Niyazi Karagül Trabzon Şal Pazarı doğumludur. 1969 yılında Gümüşhane’ye geldim. Gümüşhane de iş yeri açtım ve evliliğimi burada yaptım. O gün bugündür terzilikle uğraşıyorum. Bunun yanı sıra siyasetle de uğraştım. Refah Partisi, Sadet Partisi ve Has Parti’nin il başkanlıklarını yaptım.
Hangi dönemlerde il başkanlığı yaptınız?
Refah Partisinin iktidar döneminde, yani 96-97 yıllarında yaptım. Sonra Saadet Partisi’nin il başkanlığını yaptım. Ardından Numan Kurtulmuş’la beraber Has Partiyi kurduk ve kapattık. Numan Kurtulmuş ile birlikte AK Partiye geçtik. AK Parti’de bir dönem İl Başkanlığı yönetim kurulunda görev yaptım. Şu anda herhangi bir partiyle bir bağım veya bir görevim yok.
Mesleğinize nerede başladınız?
Terzilik mesleğine Gümüşhane de başlamadım. Gümüşhane’ye 1969’da geldiğim zaman iş yeri açtım. Terziliğe başladım. Burada bir tane arkadaşım vardı Hollanda’ya kâğıdı çıktı. Hollanda’ya gidecekti ve iş yeri de böyle kuruluydu. O zaman beni gelip Erzurum’dan aldılar. Bu sanatı Erzurum’ da öğrendim. Erzurum’dan buraya 1969 yılında geldik. O günden beri Gümüşhane’deyim. İş yerine bırakmışlardı. Kendisi Hollanda’ya gitmişti. Ben o zamanlar 19 yaşındaydım. O zamanlar 2 yıl onun dükkânını çalıştırdım, sonra da askere gittim geldim.
Geçen sene Gümüşhane’de yılın ahisi seçildiniz. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz? Ahilik geleneği şu anda devam etmiyor ama bununla ilgili ne söylemek istersiniz?
Ben onu aynen şuna benzetiyorum. Bir anneler günü veya babalar günü gibi. Bir isim veriyorlar yılda bir defa da ahilik günü yapıyorlar. Geçen sene beni seçtiler. Geldiler ve teklif ettiler. 45 senedir Gümüşhane de esnaflık, terzilik yaptınız dediler. Bizi laik gördüler. Bizde seçildik. Bizim ülkemizde sanatkâra da hiç kimse değer vermiyor. Gümüşhane de terzileri gezin ya da başka bir sanatkârı gezin göreceksiniz ki yanında çalışan hiç kimse yok.
Sizler burada insanların siparişleri doğrultusunda elbise dikiyorsunuz. İnsanlar siparişlerini neye göre gelip veriyor sizlere?
Müşterilerim var çok şükür ama ben bir takım elbiseyi bir hafta da dikerim yani bir hafta da tamamlarım ben sadece günde 100 lira alsam bu hafta da 700 lira yapar. İnsanlar gidiyor 200-300 liraya elbise alıyorlar sadece bizim eski müşterilerimize konfeksiyonu uymayanlara dikiyoruz. Üniversitenin de gelmesiyle birlikte bizlere çok katkısı oldu tamir üzerine iş yapıyoruz yani sanat artık bitti hiç kimse gelip artık eskisi gibi kıyafet diktirmiyor.
İlk başladığınız zaman kaç tane terzi bulunuyordu Gümüşhane’de?
İlk başladığım zamanlar pek terzi yoktu 5 tane ye yakın terzi bulunuyordu. Gümüşhane de pek nadir bulunuyordu. O zamanların terzileri çoğu ya emekli oldular ya da öldüler. Her dönem terzilik mesleği ölüyor, eskisi gibi daha iyi değil bu mesleği yeterince iyi yapmıyorlar. Eskiden hazır giyim bulunmuyordu insanlar daha çok terzilere geliyorlardı.
Terziliğin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Terziliğin geleceğini iyi görmüyorum hiçbir imkân destek sağlanmıyor bu mesleğe yeterince önem verilmiyor. Eskiden benim Samsundan müşterim geliyordu burada kumaşı beğeniyordu, ölçüsünü alıyordum, yapıyordum. O zamanlar sanat böyleydi ama şimdi yok öyle maalesef. Bizlere sonradan dediler ki diploma alacaksınız. Bizler sanatkârdık, bizlerden diploma istediler. Bizler bu iş için yıllarımızı verdik. O zamanlar ben gittim mecbur müracaat yaptım bir pantolonun ölçüsünü dahi almayı bilmeyenler bizlere diploma verdiler. Belli bir ücret vermiştik diploma için terzilik böyle kolay bir meslek değildir. O diploma elinde olursa devletten prim alırsın teşvik alırsın bir iş yeri açarsın parayı alırsın 3 ay sonra da parayı yersin dükkânı kapatırsın öyle olmuyor. Madem öyle bir şey yapıyorlar. Bence her işin kendine özgü kuralları vardır terzilik mesleği zor zanaattır. Ben askerliği boğaz komutanlığı terzisi olarak bitirdim, 4 komutanın da terziliğini yaptım. Oradaki Komutanlar terzilerini çok büyük bir titizlikle seçiyorlar. Ben sizlere çok teşekkür ediyorum inşallah devlet sanat karına sahip çıkar biz sanatsız bir devlet olmayız bizlerden bu iş geçti geleceğin önünü açalım. Bu şartlarda hiç kimseye önermem devletimiz sahip çıkarsa gençlerimize de bu mesleği yapmalarını isterim. Bu meslek için çok hevesliydim çok büyük bir zevkle yapardım bu mesleği. Devlet imkânlar sağlarsa bizlere bende elimden geldiğinin en iyisini yaparız gençlerimizi yetiştiririz. Sizlere çok teşekkür ederim tekrardan.
Elif Öktem: Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim.
Niyazi Karagül: Ben teşekkür ederim.
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim