AHMET PEZÜK

Ahmet Pezük kimdir? Biraz kendinizden bahseder misiniz?

1987 Gümüşhane doğumluyum. Gümüşhane'nin Yeniköy köyündenim. Üç kardeşiz. Bir abim bir de ablam var. İlkokulu Gazipaşa'da, ortaokulu Atatürk Ortaokulu’nda, liseyi Gümüşhane Lisesi'nde okudum. Şu anda Gümüşhane'de ikamet ediyorum. Gümüşhane Üniversitesinde BESYO’ da beden eğitimi okudum.

Voleybola başlama hikayenizi anlatır mısınız?

Voleybola ilkokul çağlarında başladım. Ortaokul ve lisede de devam ettim. Voleybolun mesleğim olmasındaki en önemli nedenlerden bir tanesi babamın da bu işi yapmasıydı. Lise yıllarında oynamış. Lise biter bitmez hangi üniversitede hangi bölümü okumalıyım konusunda bir telaş başladı. Voleybolcu olmaya karar verdim ve Samsun On Dokuz Mayıs Üniversitesinde BESYO sınavına girdim ve orada Çankaya Belediyesi'nin antrenörü  Ünsal Kırıcı ile tanıştım. Profesyonel voleybol yaşantıma Çankaya Belediyesi ile başladım.

Daha önce oynadığınız kulüpler hangileri?

Gümüşhane'de Türk Telekomspor Kulübü’nde oynadım. 2005 yılında Çankaya Belediyesi'nde oynamaya başladım. Çankaya Belediyesi'nde dört yıl oynadıktan sonra Galatasaray'a transfer oldum. 2005’te Yıldız Milli Takımı’na seçildim. Daha sonra Galatasaray'a transfer oldum ve 6 sene oynadım. Galatasaray’da iken A Milli Takım’a seçildim. Yaklaşık 80 milliliğim oldu. Avrupa dereceleri yaşadım. Avrupa Ligi ikinciliği, iki tane Avrupa üçüncülüğü var. Türk voleybol takımında 4 kere katıldım ve iki tanesinde oynama şansı buldum. Galatasaray'la Türkiye Kupası Finali oynadım. Sırbistan Belgrat’ta düzenlenen Üniversiyat Milli Takımına seçildim. Çankaya'da oynarken Gazi Üniversitesi'nde 9 sene BESYO yöneticilik okudum fakat bitiremedim. Galatasaray'da oynadığım için okula sınavlara gitme fırsatı bulamıyordum. Galatasaray'da altı yıl oynadıktan sonra İzmir Arkas’a transfer oldum. 1 yıl oynadım, sakatlanınca ailemin yanına geldim. Gümüşhane'de olduğum ve ısrar ettikleri için Torul Gençlerbirliği'nde oynadım. 1 yıl ara verdikten sonra tekrar Torul'da oynadım.

2003 yılında Çankaya Belediyesi altyapısında oynadınız ve 2008 yılında A milli Takım’a seçildiniz.  Beş yıllık süredeki bu başarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Benim antrenörüm, benden çok fazla umutlu değildi ama ben çok çalıştım. Sevdiğim spor olduğu için kendime güvendim, azmettim. Aslında A milli takımda yer almak gibi bir hedefim yoktu bu kadar yükselebileceğimi düşünmemiştim. Benim asıl amacım lise bittikten sonra üniversiteye girebilmekti. BESYO sınavına gittiğimde iki tane milli oyuncunun sınava girmeden okula girebileceklerini görünce rahat olacağını düşündüğüm için milli olmaya karar verdim. Hatta ben üniversiteyi kazandıktan sonra babam ‘voleybolu bırak’ dedi ama ben başarılı olduğumu görünce sevdim voleybolu, oynamaya devam ettim.

Yaşadığımız ve unutamadığınız bir anınız oldu mu?

Şu maçı hiç unutamam: İtalya ile bir Avrupa elemesi maçı oynamıştık. İtalya voleybolda ekoldür. Nasıl ki futbolda İspanya akla geliyorsa voleybolda da İtalya öyledir. O maça İtalya efsane kadrosuyla gelmişti. İlk sette 21 -14 gerideydik, servise geçtim ve tam yedi tane servis attım. Durum 21 -21 oldu buradan maçı çevirmiştik. Arkasından gelen setleri de almıştık, çok iyi oynamıştık. Bu maçta iyi blok yaptığımı düşünüyorum. 3-0 yenmiştik ve ulusal gazetelerde “filede tarih yazdılar” diye haber yapmışlardı.

6 yıl Galatasaray forması giydiğiniz. Galatasaray taraftarı karşısında oynamak nasıl bir duyguydu?

 Tuttuğum takımda oynamak ayrı bir haz veriyordu bana. Artık paradan ziyade Galatasaray için oynuyordum. Galatasaray yöneticilerinin bize söylediği şuydu; ‘gazozuna da olsa bu maçı almalısınız.’ Bende zevkle ve gönülden oynuyordum.

Gümüşhane Belediyesi Gençlerbirliği Bayan Voleybol Takımı var. Geçtiğimiz sezon ikinci ligde oynadılar. Gümüşhane için bir başarı mıdır, bunu nasıl değerlendirirsiniz?

Gümüşhane için bir başarıdır. Bu başarıyı Torul Gençlik birinci ligde oynayarak gösterdi. İnşallah onlar da bu başarıyı gösterirler. Başarılar diliyorum.

Sizce voleybol sporu Gümüşhane'de gerek kulüpler, gerek taraftar gerekse basın tarafından yeterli ilgiyi görüyor mu?

 Bu soruyu bana ulusal gazetelerden de soruyorlardı. Voleybola gerekli ilgi Türkiye'de de gösterilmiyor. Futbol, basketboldan daha sonra geliyor voleybol. Bence çok zevkli bir spor ilgi duyulması gerekir. Voleybolda takım sporunun barındırdığı her şey var; arkadaşlık olsun dayanışma olsun. Bence daha fazla ilgi gösterilmeli.

Voleybol dışında ilgilenmek istediğiniz başka bir spor dalı oldu mu?

Farklı bir branşta oynamayı düşünmedim. Benim branşım ve sevdiğim spor voleybol, başka bir branşa yönelmeyi düşünmedim, düşünmüyorum da.

Torul Gençlerbirliği'nin geçtiğimiz sezonunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Geçtiğimiz sezon bende oynadım Torul Gençlerbirliği'nde. Takım arkadaşlarıyla arkadaşlık iyiydi. Yabancı sporcuların yakındığı bazı noktalar vardı: Torul’ un küçük bir yer olması gibi. Ben Gümüşhaneli olduğum için bu gerçekleri biliyorum ama onlara zor geliyordu. Geçtiğimiz sezon birinci ligde oynayarak başarılı sonuçlar aldı diyebiliriz.

 Kendinize İdol edindiğiniz veya oyunculuğunu beğendiğiniz voleybolcu var mı, hangisidir?

 Genel anlamında idol edindiğim voleybolcu yoktu. Ahmet Topçuoğlu var A milli takımdan abimiz, onun oyunculuğunu beğenirdim.

 Sizce iyi bir sporcu nasıl olmalı bu konuda gençlere verebileceğiniz öneriler var mı?

 İyi bir sporcu olmak için yetenekli ve eğitimli olmak şart. Tek başına yetenekli ya da tek başına eğitimli olmak iyi sporcu olmak anlamına gelmez. Her ikisinin de olması gerekir. Bir sporcu eğitim ile yeteneğini daha da artırabilir. Aynı zamanda hedefine ulaşabilmek için çok çalışmalıdır.

Gümüşhane'de voleybol altyapısı ve yetişmiş voleybolcumuz yok. Bu konuda bir atılım yapmayı düşünüyor musunuz?

Benim bildiğim bir Fazıl Demirci var, İzmir Arkas’ da oynarken yardımcı antrenörümüzdü. Benim bildiğim ikimizden başka Gümüşhaneli voleybolcu yok. Gümüşhane'de  Voleybol Okulu açmayı düşündüm fakat nüfusun azlığından dolayı tutmayacağını düşünüyorum.  Voleybol Okulu kurup iyi bir antrenör ile çalışmasını sağlamak isterim.

Elif Öktem: Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim.

Ahmet Pezük: Ben teşekkür ederim.