SEVİM: "DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI`NIN 100. KURULUŞ YILI KUTLU OLSUN"

SEVİM: "DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI`NIN 100. KURULUŞ YILI KUTLU OLSUN"

Türk Diyanet Vakıf-Sen Gümüşhane İl Temsilcisi Köksal Sevim, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 100. kuruluş yılı nedeniyle bir mesaj yayınladı.

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, Diyanet İşleri Başkanlığının 100. kuruluş yılını büyük bir gurur ve sevinçle kutladıklarını belirten Türk Diyanet Vakıf-Sen Gümüşhane İl Temsilcisi Köksal Sevim mesajında şunları kaydetti:

“Diyanet İşleri Başkanlığı, 3 Mart 1924 tarihinde Devletimizin de kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulmuştur. Görevi “İslâm dininin inanç, ibadet ve ahlâk esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmektir.

Anayasal bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığı, öncesinde ve kuruluşundan bugüne 100 yıllık süreçte, ülkemizin önemli kazanımlarından olmuştur. Diyanet; “Laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek” ve toplumun tüm kesimlerini kucaklayan bir anlayışla aziz milletimize hizmet etmektedir.

Cennet vatan ülkemizin her yanında ve yurt dışında vatandaşlarımıza, süre gözetmeksizin fedakârca hizmet eden Diyanet çalışanlarımız, örnek, öncü ve önder tavırlarıyla milletimizin takdirini almışlardır.

100 yıllık yaşanan süreci incelediğimiz ve değerlendirdiğimizde, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın önemi bir kez daha açık bir şekilde görülmektedir.

Çevremizdeki ülkelerde yaşanan hadiselere bakıldığında, Diyanet kurumunun ülkemiz, milletimiz, gönül coğrafyamız ve İslam alemi için ne denli elzem olduğu bir kez daha görülmektedir.

Vatandaşlarımızın büyük çoğunluğunun, Diyanet’e ve din görevlilerimize sevgisi ve saygısı artarak devam etmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığının, milletimizin ve ülkemizin bekasıyla ilgili bir kurum olduğu gerçeği de unutulmamalıdır. 

Diyanet İşleri Başkanlığının bütün çalışanları, iş ve işlemlerinde kurum aidiyetini öncelemeleri gerekmektedir. Milletimizin gönlüne taht kuran Diyanet’i yıpratacak, görevini aksatacak, insanlarımız nezdinde yanlış algılara sebep olabilecek söz, tutum ve davranışlardan uzak durulmalıdır.

Diyanet çalışanları olarak bizler, öncelikle birbirimizi sevmeli, birbirimize değer vermeli, tasada ve kıvançta bir olduğumuzu gösterebilmeliyiz.

Diyanet çalışanlarımızın, huzurlu bir şekilde hizmet etmelerinin ve verimliliğinin daha çok artırılabilmesini sağlamak, öncelikle yöneticilerimizin sorumluluğundadır. Kurumumuzda her türlü atama, nakil, görevlendirme, unvan değişikliği gibi işlerde liyakat, ehliyet, bilgi ve tecrübe gibi adaletli anlayış hakim kılınmalıdır. 100 yıldır aziz Milletimize hizmeti esas alan Diyanet çalışanlarımızın tamamı, mazlumların umudu Türk Devletimize sadakatten asla ayrılmamalıdır.

Diyanet İşleri Başkanlığı; Anayasa’da ifadesini bulan ve bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalma anlayışıyla, günlük politik tartışmaların içerisine çekilmemelidir. Diyanet’i, din görevliliğini, dini değerlerimizi küçümsemek veya yıpratmaya çalışmak faydasız işlerdir. Bu davranışlar, ülkemize, milletimize, birliğimize ve dirliğimize zarardan başka bir şey vermez.   

100 yıldır en zor şartlarda, milletimize hizmet eden Diyanet İşleri Başkanlığımız ve kıymetli çalışanlarımız, bizler için çok değerlidir. Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak; Diyanet İşleri Başkanlığımızın 100 yıllık bilgi, birikim ve tecrübesiyle, yarınlara daha güçlü ve örnek bir kurum olarak gitmesine katkı sunmaktır. Beklentimiz, çalışmalarımız ve mücadelemiz de bu yöndedir. Bunun yolu da sevginin, saygının, istişarenin, birbirini dinleyebilmenin ve anlayabilmenin oluşmasına bağlıdır.

100. kuruluş yılında, Diyanet İşleri Başkanlığı çalışanlarımızın karşılaştıkları problemler giderilmelidir. Öncelikle ve özellikle, kurum aidiyeti mutlaka en üst düzeye çıkarılmalıdır. Çalışanlarımızın derdiyle dertlenen, sıkıntılarına kayıtsız kalmayan, sevincine ve tasasına ortak olan yöneticilerimizin sayısı artırılmalıdır.

100 yıl geçse de; Milli Kurtuluş mücadelemizin öncüleri olan ilk Diyanet İşleri Reisimiz Mehmet Rifat Börekçi, Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi, İzmir Müftüsü Rahmetullah Efendi, Amasya Müftüsü Hacı Tevfik Efendi, Urfa Müftüsü Hasan Efendi, Maraş Müftüsü Abdullah Mehmet, Van Müftüsü Ziya Efendi, Sivas Müftüsü Abdurrauf Efendi, Diyarbakır’da Müftü İbrahim ve Abdülhamit Efendi’ler gibi sadece bir kaçının isimlerini andığımız bir çok Diyanet görevlisi hocalarımızı asla unutmadık ve unutmayacağız. Onların milli mücadeledeki önderlikleri, öncülükleri ve örneklikleri bizlere de hep rehberlik edecektir.

Diyanet çalışanları olarak; cennet vatanımızın istiklal ve istikbali için, ay yıldızlı al bayrağımızın nazlı nazlı hür bir şekilde gök semalarda dalgalanması için, ezanlarımızın beş vakit okunması için, canlarını ve kanlarını kara toprağa seve seve veren aziz şehitlerimize layık olabilmek için, var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Milletimizin birliği, beraberliği ve bütünlüğü için üzerimize düşen görevi kesintisiz ve ülkemizin her yanında aynı ruh ve heyecanla yerine getirmekten asla vaz geçmeyeceğiz.

100 yıl önce, milletimize hizmet etmek için, 3 Mart 1924 tarihinde, güzide kurumumuz Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kurarak bizlere emanet eden, Devletimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, İstiklal mücadelesinde de öncülük yapan ilk Diyanet İşleri Reisimiz Mehmet Rifat BÖREKÇİ, hemşerimiz Lütfü DOĞAN hocamız ahirete irtihal etmiş tüm hocalarımız, aziz şehitlerimiz, vefat etmiş bütün Diyanet personelimizi rahmet, minnet ve dualarla anıyorum. Yüce Allah (cc) mekânlarını cennet, makamlarını âli eylesin.

Fedakarca ve cefakarca her türlü yokluğa rağmen, hizmetlerinden sonra emekli olmuş çalışanlarımıza, aileleriyle birlikte sağlık, huzur ve esenlikler diliyorum. Halen yurtiçi ve yurtdışında, canla başla milletimize ve insanlığa hizmet eden bütün personelimize ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyor, üstün başarılar diliyorum.

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, Diyanet İşleri Başkanlığı’mızın 100. kuruluş yılını kutluyor, daha nice yüz yıllarda ülkemize, milletimize, gönül coğrafyamıza, İslam alemine ve insanlığa başarılarla hizmet etmesini diliyorum.”