GÜDESAN’DA SON DURUM
GÜDESAN yetkilileri ise arazide herhangi bir kamulaştırmanın ya da satın alma girişiminin bulunmadığını, bulunsa bile şirket hissedarlarının GÜDESAN A.Ş adındaki şirkete ortaklıklarının bulunduğunu bu şirketinde 2014 te tasfiye sürecine girdiğini belirterek iddialara cevap verdi.Mart 2014’te tasfiye sürecine giren GÜDESAN’da, yüzde 80 hissesi bir kişiye, kalan yüzde 20’si de bin 152 kişiye ait olduğu belirtildi.
TALEP GELİRSE, DEĞERLENDİRİRİZ
GÜDESAN A.Ş hisselerinin yüzde 80’ine sahip olan Hüseyin Köprülü, gazetemize yaptığı açıklamada, fabrikanın 1998’de özelleştirildiğini hatırlatarak, “Fabrikayı 10’a yakın ortak aldık. Ben ise fabrikanın yüzde 80’şini aldım. Ancak şirketimiz 2005’te kapandı” dedi.
SSK, Vergi Dairesi, bankalar ve piyasaya borçları olduğunu, geçen süreçte borçların altından kalkamadıklarını ve başka şansları kalmadığı için tasfiye kararı aldıklarını kaydeden Köprülü, “Arsa ve bina banka ipotekli. Makinalar da işlevini kaybettiği için hurdaya verdik. Bankaya olan borçlarımızı ödeyemezsek bu yerler elimizden alınacak. Burayı satma konusunda da bize henüz bir talep gelmedi. Eğer gelirse değerlendireceğiz” diye konuştu.
GÜDESAN’IN GELDİĞİ SON NOKTA
GÜDESAN A.Ş tasfiye memuru Selman Köprülü ise yaptığı açıklamada, “Bir buçuk yıldır tasfiye sürecini takip eden kişiyim. 2004’ten itibaren faal durumda olmayan bir işletmedir. GÜDESAN A.Ş. her sene Genel Kurulu yapmak zorunda olan, ortaklarına ve hissedarlarına rapor vermek durumunda olan bir işletmedir. Bu ise her sene daha maliyetli oluyor. Bu maliyetleri sonlandırmak ve ekonomik yönden şirketi kapatmak için GÜDESAN A.Ş. Mart 2014’te tasfiye sürecine girdi. Tasfiyenin amacı, şirketin mevcut mal varlığının satılması ve alacakların toplanmasıdır. İşlemler sonucu eğer mevcut varlıklarda artan bir miktar olursa bu da hissedarlara dağıtılırdı. Kaldı ki bu şekilde bir artıştan ziyade sermaye üzeri bir borç ortada kaldı.”
SERMAYENİN ÜZERİNDE ZARAR SÖZ KONUSU
Sermayenin üzerinde zararın söz konusu olduğunu vurgulayan Köprülü, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“GÜDASAN A.Ş Genel Kurul kararı ile tasfiyesi onaylanarak tamamen kapatılmıştır. Bin 153 ortaklı bir işletme zamanla devrede olmuş zamanla artıran olmuş. Bunun da yüzde 80’i bir kişiye ait, kalan yüzde 20’si bin 152 kişiye ait. Yüzde 80 hissesi babamın üzerine kayıtlıdır. Diğer ortaklar gibi biz de burada hisse sahibiyiz. 12 senelik süreçte bizim dışımızda oraya sahip çıkan kimse de olmadı. İlk başlarda buraya yatırım yapmaktaki maksadımız, un fabrikası olarak devam etmesi ve Gümüşhane ekonomisine katkı sağlamasıydı. O zamanın ekonomik şartlarıyla, ekip ve ekipmanıyla bugün mümkün değil.”
YÜKÜN ALTINDAN KALKAMADIK
Özelleştirme sonrası aldıkları fabrikanın altından kalkamadıklarını ifade eden Köprülü, “Biz, hisse sahiplerinin ve devletin bir desteği olmadığı için o yükün altından tek başımıza kalkamadık. Şu ana kadar da mevcut borçlarını kapatmak için mevcut sermayesinin de üstünde bir bedel ödeyerek şirketi bu hale getirdik. Arzu ettik ki un fabrikası çalışsın, hisseler devam etsin, Gümüşhane ekonomisine bir katkı sağlasın ve insanlar istihdam edilsin. Biz yatırım planlaması yaptık ama tutmadı. GÜDESAN’ın geldiği son nokta ise bu şekilde” diye konuştu.
KAMULAŞTIRMA SÖZ KONUSU DEĞİL
“Herhangi bir kamulaştırma söz konusu değil. Bize gelen herhangi bir talep yok. Tasfiye halinde olan GÜDESAN, bugün itibariyle amacını tamamlamıştır. Artık burada araziye veya herhangi bir şeye kimsenin ortaklığı da kalmamıştır.
HİSSEDARLAR BEKLENTİ İÇİNDELER
Şehirdeki söylentileri de değerlendiren Köprülü, şöyle konuştu:
“İnsanlar çok kolay yorum yapabiliyorlar. GÜDESAN ile ilgili 15 civarında un fabrikasına fabrikayı ayakta tutmak için ortaklık dahi teklif ettik. Tek başına bedeli biz ödemişken, bir de kalkıp kamuoyuna diğer hissedarlar maalesef açıklama yapıyorlar. Bu konuda biz de zaman israfı yapmak durumunda kalıyoruz. Hissedarların takip edemediği konu şu, bir kısmı hissesini 1985’de almış, bir kısmı 1998 ve 1992’de, bir kısmı da 2001’de almış. 2004’te ise bu fabrika batmış ve 11 senedir faal değil. Geçen 20 sene içerisinde bir kere Genel Kurul’a katılmamış, bir kere gelip ne var ne yok demeyen hissedarlar şirketin tasfiye sürecinde biz buradan nasıl faydalanırız diye geliyorlar. Tabi bir beklentiyle geliyorlar. Beklentisi karşılıksız kalınca da burada bir hak yenildi deniliyor. Hissedarlar tasfiyesi onaylanmış bir şirkete ortak olduklarından herhangi bir haktan bahsetmeleri yersizdir. Şirket defalarca genel kurul yapmasına rağmen katılmayanların şimdi söylentilerle tasfiye edilmiş bir fabrikadan getiri beklemeleri üzüntü vericidir. Biz kimseden bir şey kaçırmadığımız gibi bugüne kadar da her kesimden destek bekledik ama olmadı”
UN SEKTÖR OLMAKTAN ÇIKTI
“2008 yılında GÜDESAN’ı revizyona sokmak istedik. Sadece mevcut makinaların değiştirilmesi 2 -3 milyon rakamlarına çıkıyordu. O zamanki teknolojiyle siz sadece makinayı alıp ben pazara giriyorum da diyemezsiniz ki. Bölgede çok güçlü olan un fabrikaları kapandı gitti. Un artık bir sektör olmaktan çıktı ve hayat şartlarımız da değişti.”
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim