CEP TELEFONLARI KANSER RİSKİNİ ARTIRIYOR

 Cep telefonlarının elektromanyetik alanlardan kaynaklanan kirliliğin veya buna yol açan etkenlerin kansere etkisinin daha çok olduğundan bahseden Ülker, “Cep telefonlarından kaynaklanan ve kanser olabilme ihtimali Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan incelemeler sonucunda, 2012 yılında cep telefonlarını makul şüpheli hale getirilerek tanımlama yapılmış. Elektromanyetik alanlar sağlık etkileri Değerlendirme Alt Kurulu’nun, cep telefonu kullanımı konusunda önerilerine uyabildiğimiz taktir de bu olası kanserojen etkisi olan cep telefonlarının bize vereceği zararları en aza indirme açısından bu önerilere uymak gerektiğini düşünüyorum” dedi.

“Cep telefonundan yayılan dalgadan etkilenim uzaklıkla alakalıdır” diyen Ülker,  “Bu nedenle kablolu telefon kullanılması gerektiğine vurgu yaparak, “Kişilerin cep telefonunu baş bölgesinden uzak tutmasını sağladığı süre cep telefonlarının zararlı etkilerinden uzak kalacaklardır. Kulaklığın olmadığı durumlarda ise “Hoparlör” modu açılarak uzak görüşme yaparak konuşulmalıdır ve tercih edilmelidir” diye konuştu.

Günümüz de ilkokul çocuklarına, hepimizin bilinçsizce almış olduğu cep telefonlarının çocuklarda kanser etkisini artırdığını dile getiren Ülker, “Özellikle büyüme ve gelişme sürecinde olan çocuklarda, cep telefonu kullanımı yaşının geciktirilmesi ve kullanmaması gerektiği konusunda vatandaşların birbirlerine zararlarını söylemesi gerekmektedir. Ayrıca bebek odaları, yatak odaları ve çocukların yakınında ise cep telefonu bırakılmamasına özen göstermek gerekir. Eğer çocuklarımızın cep telefonları varsa uyurken kapatmaları gerekiyor ve en az bir metre uzağa koymaları gerekmektedir. Bu sadece çocuklar için geçerli değil, yetişkinlerde bunu uygularsalar onlar içinde faydalı olacağı kanısındayım” sözlerine yer verdi.

Hamilelerin cep telefonu kullanmaması ve kanser etkisine yakalanmaması konusunda uyarıda bulunan Ülker, “Hamilelerin acil durumlar dışında cep telefonu kullanmaması gerekir. Mümkün olduğunca sabit ve kablolu telefon kullanması gerekir” diyerek sözlerine devam etti.

Cep telefonlarının kanser etkisi konusunda da çeşitli uyarılarda bulunan Ülker, “Cep telefonuyla konuşurken mümkün olduğu kadar kısa tutulmalı, daha çok ise kısa mesajlara insanların yönelmesi gerekmektedir. Hatta bağlanana kadar, yani numara çevrilene kadar cep telefonları vücuttan uzak tutulmalı, gerekirse telefonun hoparlörü açılarak karşı tarafın cevap vermesinin ardından konuşmaya başlanması gerekir. Bu şekilde elektromanyetik radyasyona uzak kalınmış olur. Ayrıca cep telefonlarını vücudun bazı bölümlerinden beyin, kalp, böbrek gibi organlardan uzak tutması konusunda, vatandaşların dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Vatandaşların araç kullanırken kullandığı cep telefonlarının sürücülerin dikkatini dağıttığının altını çizen Ülker, “Araç içerisinde metal çeperlerden içeriye yansıyan elektromanyetik sinyaller, araç içerisinde yolculara açık havadakinden daha fazla zarar vereceği için elektromanyetik radyasyona maruz kalırlar. Ayrıca sürekli iletişime geçmek isteyen insanlar daha fazla baz istasyonunun radyasyonuna maruz kalacakları için cep telefonları normalden daha fazla elektromanyetik yayabilirler. Ayrıca sürücüler sisli ve yağışlı havalarda, petrol istasyonlarında, araç içerisinde cep telefonu kullanmaması gerektiğini de belirtmek istiyorum” diyerek sözlerini tamamladı.