- BIST 9882.63
- Altın 2954.659
- Dolar 34.7445
- Euro 36.5021
- Gümüşhane : -3 °C
- Trabzon : 12 °C
- ENGELLİLER GÜNÜ MESAJLARI
- ÖĞ-DER BAŞKANI DR. YAKUP TOPAL: TÜRKİYE, İSRAİL’E İHRACATI DURDURSUN!
- SEVİNÇ, MEMUR-SEN ENGELLİLER KOMİSYONU İL BAŞKANI OLDU
- MİLLETVEKİLİ KÜÇÜK İSTANBUL’DA GÜMÜŞHANE STK’LARIYLA BULUŞTU
- SOĞUK KIŞ GÜNLERİNDE KOMBİLER NASIL VERİMLİ KULLANILIR?
- BAŞKAN BAŞER’DEN SU TASARRUFU ÇAĞRISI
- MİLLETVEKİLİ KÜÇÜK, GÜMÜŞHANE-BAYBURT TANITIM GÜNLERİNDE
- SERKAN KAYA'DAN GÜMÜŞHANE ŞİDEF GENEL BAŞKANLIĞINA VEDA
- GÜDEF GENEL BAŞKANI BOZ: ''GÜMÜŞHANE ÜST KİMLİĞİMİZDİR''
- VALİ BARUŞ KÖSE’DE İNCELEMELERDE BULUNDU
- ZİGANA GÜMÜŞKAYAK KAYAK MERKEZİ’NDE SEZON HAFTA SONU AÇILIYOR
- “1 ADET FORMA AL, ŞEHRİN TAKIMINA SAHİP ÇIK”
- KELKİT TÜRK EĞİTİM-SEN'E PLAKETLİ TEŞEKKÜR
- ANAHTAR PARTİ GÜMÜŞHANE TEŞKİLATI KAHVALTIDA BULUŞTU
- KİTAP FUARI YOĞUN KATILIMLA DEVAM EDİYOR
VAR BİRAZ DA SEN OYALAN
SELAMİ ÖKTEM / YAZAR
Hava sıcak olunca hiç dışarı çıkmak gelmiyor insanın içinden ama evde de sadece dört duvarın hapsinde olsak iyi; hınzır düşünceler, olmayacak hayaller ve deli sorular da başlıyorlar eşkıyalığa. Acaba daha doğru ya da daha anlamlı veyahut daha güzel bir hayat mümkün mü?
Kum saatlerinin ortalarında daralan bir kısım var ya, oraya kadar sırayla gelen kum taneleri sonrasında kendilerini tane tane boşluğa bırakır ya; işte böyle bir şey olsa gerek yaşamak. Küçük, dar ve kısacık yere sıkışıp hayatı anlayabildiğimiz kadar anlayıp, anlamlandırabildiğimiz kadar anlamlandırmaya çalışıyoruz, hepsi bu; sonrası bu kısacık deneyimden bilmediğimiz bir boşluğa düşmek hali.
Akşamüzeri hafif bir rüzgar esiyor ve ben de bu güçsüz esintinin izinden balkona çıkıyorum. Henüz hava aydınlık, güneş tepemizden yeni gitmiş. Derken bir sestir beynimi kemiriyor. Bir küçük sinek mi desem yoksa bir vızıltı mı? Anlamaya çalışıyorum, bir soru soruyor: Para sorun olmasaydı diyor, nasıl bir hayatın kahramanı olurdun?
Bir Anka Gölgesi çöküyor üzerime. Suratım düşüyor. Kalakalıyorum olduğum yerde. Süregelen yaşamak savaşımızda para kazanmak o kadar çok öznemiz olmuş ki; yani daha çok paraya sahip olmayı sürekli düşünürken, onu nasıl harcamak isteyebileceğimizi o kadar aklımızdan çıkarmışız ki ey okur; bu soru karşısında, eline silah tutuşturulup bir savaşın orta yerinde kendisinden bir şeyler yapması beklenen asker gibi hem bir şey yapmak zorunda hissediyor hem o şeyi bir türlü bulamıyorum.
Mesela şöyle boğaza nazır, gemilerin bir arı çalışkanlığıyla oradan oraya durmadan çalıştığını izleyebileceğim bir yalı ve o yalının biraz rutubet, biraz korku, biraz tenhalık ama en çok da ben kokan bir çatı katı olmalı diyorum. Bu çatı katının denize bakan tarafında, eni boyu bir, orta boy ve tamamen açılan bir penceresi, bir kahve masası, masanın altında okuduğum gazete ve kitapları koyabileceğim bir bölme ve masanın iki yanında da sallanan sandalyeleri olmalı. Odada kitaplarım için ahşap raflar istiyorum. Bir köşeyi fotoğraf köşesi yapıyorum, en sevdiklerim yukarda rastgele asılmış olacaklar diğerleri altta albümlerimde duracaklar. Arada sırada benim gibi aksilik yapacak, yarı yolda sıkılıp geri dönecek, ama mutlaka Amerikan olacak, eski model bir de araba… Sonra vazgeçiyorum bu değil diyorum.
Doğduğum toprakları özlüyorum. Karşımda memleketimin dağları olmalı ve güneş görse pencerem yeterli diyorum. Kitaplarımı çalışma odamda saklıyorum. Ama ziyaret etmemeye bahane bulamasın diye sevdiklerim, ne olur yüksekte olmasın evim. Sonra bundan da vazgeçiyorum.
Belki de sadece anılarımda kalmalı geçmiş, hayata yeniden başlamalıyım diyorum. Mesela hiç tanımadığım bir memlekette uyanmalıyım. Dillerini bile konuşamadığım bu memlekette belki bir göl kıyısında olur evim. Küçük bir bahçem ve çiçeklerim…
Türlü türlü düşler görüyorum ey okur; sancılanıyorum, onu istiyorum bunu istiyorum ama düşlerimin mutlulukla da olsa acıyla da olsa eninde sonunda bir yokluğa sürüklendiğini gördükçe hepsinden sıkılıyorum. Hangi düşü görüyorsam önce neşeyle seviyor, aşkla büyütüyor sonra kederle öldürüyorum; vazgeçiyor ve istemiyorum. “Mal sahibi mülk sahibi/ hani bunun ilk sahibi” diyorum. ”O da yalan bu da yalan / var biraz da sen oyalan”* diyorum.
*Yunus Emre
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
- Zengin Olmak İster Misiniz?14 Mayıs 2019 Salı 12:45
- Dünyanın En Zenginleri Üniversite Okumadı, Eğitimli Olmak Zengin Olmaya12 Mart 2019 Salı 10:38
- GELECEĞİ AKILLA FETHETMEK30 Ekim 2018 Salı 11:21
- İTALYA’ DA MİLYONLARCA KİŞİ FAKİRLİK ÇEKİYOR28 Ağustos 2018 Salı 11:36
- BAK VE GÖR, OKU VE ANLA07 Ağustos 2018 Salı 11:32
- BİR ŞEY YAPMALI24 Temmuz 2018 Salı 10:46
- HAYAL EKONOMİSİ17 Temmuz 2018 Salı 11:34
- Dağdaki Çobana Kulak Verin08 Şubat 2017 Çarşamba 18:50
- DERTLİ OLMAK01 Şubat 2017 Çarşamba 11:00
- Bazı Kitaplar Çok Güzel21 Aralık 2016 Çarşamba 13:00
- CİDDİ ŞEYLER07 Aralık 2016 Çarşamba 18:09
- SON 8 SEZONUN EN İYİSİ
- GÜMÜŞ SERİYE DEVAM EDEMEDİ
- YEMEKLERE TUZ KOYMAYIN
- TORUL MALATYA ENGELİNİ AŞTI
- CHP KÜRTÜN ADAYI BELLİ OLDU
- GÜMÜŞ, SESSİZLİĞİNİ TEKİN ADAR’LA MI? BOZACAK
- SÜVARİ GURUBUNDAN ÖRNEK DAVRANIŞ
- İLK YARI KÖTÜ BİTTİ
- DUYARLI DAVRANIŞA TEŞEKKÜR
- SAĞLIK- SEN DAYANIŞMA GECESİ
- GÜMÜŞHANE'YE BAĞLANMAK İSTİYORLAR
- BU ÇAM FARKLI BİR ÇAM
- GÜMÜŞ 10 NUMARASINI BULDU
- SOYDAŞ KİTABINI ANLATTI
- GÜMÜŞ SEZONU AÇTI
- GENÇ ÇİFTÇİ DOĞAL ÇİLEK ÜRETİMİNE BAŞLADI
- OKUL MÜDÜRLERİ BİR ARAYA GELDİ
- BEDELLİ ASKERLİK DETAYLARI
- VURANDAN,VURDURANDAN ALLAH RAZI OLSUN
- KAÇAN PKK’LILAR: “HER YERDE ASKER VAR, ÖLÜYORUZ”
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim