“SU EN KIYMETLİ DOĞAL VARLIĞIMIZDIR”

“Yaşamsal anlamda tüm canlıların ihtiyaç duyduğu su en kıymetli doğal varlığımızdır” diyen Oral, Dünyamızın üçte ikisi su olmasına karşın toplam su miktarının %97 si tuzlu sudur. % 3 lük tatlı suyun büyük bir bölümü buzullarda ve yeraltı kaynaklarında bulunmaktadır. Kısacası dünyadaki toplam suyun 600'de biri direk ulaşılabilecek durumdadır” dedi.

Ülkemizin su potansiyeli açısından birçok ülkeden daha geride olduğunu kaydeden Oral, “Ülkemiz su potansiyeli açısından hassas kuşakta bulunan, zengin gibi görünse de kişi başına düşen temiz su miktarlarına bakımından Amerika Birleşik devletleri, Avrupa Ülkeleri, Rusya ve Bir Çok Afrika ülkesinden geride bulunmaktadır. İnsanların temiz suya ulaşmaları ile ilgili istatistiklere bakıldığında her 6 saniyede bir çocuğun temiz suya ulaşamadığı için susuzluk ve salgın hastalıklardan dolayı yaşamını yitirmesi susuzluğun aslında bir insanlık problemi olduğunu göstermektedir. İnsanla beraber tüm canlıların temiz suya ulaşma hakkı vardır” ifadelerini kullandı.

Artan dünya nüfusu ve sanayileşme ile beraber her geçen gün temiz su kaynaklarının kirletilmekte ve miktarı azalmakta olduğunu vurgulayan Oral, “Bu durum karşısında gelişmiş ülkeler oluşturdukları acil eylem planları ile çözümler üretmektedir. Ülkemizde ise ne yazık ki bu durumun aksine temiz su kaynakları her geçen gün daha fazla kirletilmektedir. Son yıllarda ülke genelinde ve ilimizin de sorunu olan aşırı kimyasal kullanımı ile gerçekleştirilen düşük tenörlü madencilik faaliyetleri temiz su kaynaklarının kirlenmesine neden olan en büyük etkendir. Yine Avrupa devletlerinde ardı ardına kapanmasına karşın ülkemizde açılan kimyasal madde ve deterjan üretim fabrikaları sularımız için yeni riskler anlamına gelmektedir” diye konuştu.

“Gümüşhane genelinde yapılan ve yapılması planlanan Hidro Elektrik Santrallerde (HES) hem bireylerin hem de canlı türlerinin temiz suya ulaşımını engelleyen niteliktedir” diye konuşan Oral sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunların yanı sıra evsel atıklarda en büyük  su kirleticilerdendir. Temizlik amaçlı kullanılan onlarca çeşit deterjan en büyük kirletici maddeler olduğu görünmektedir. Yine 1 litresinin 800 bin litre temiz suyu kirlettiği atık ve kızartma yağlarına baktığımızda insan eli ile yapmış olduğumuz kirletmenin boyutu görülmektedir. Gümüşhane Halkına önerimiz suları kirletici faaliyetlerden uzak durmalarıdır. Özellikle evlerimizde kullandığımız deterjan miktarını azaltma yoluna gitmek yapılabilecek en kolay  yöntemlerden biridir. Örneğin Bulaşık makinelerinde deterjan yerine Limon Tuzu, Parlatıcı yerine Sirke ve Tuz yerine de normal yemek tuzu kullanmak basit yöntemlerden bir kaçıdır. Benzer şekilde kireç sökücü ve tuz ruhu yerine limon tuzu kullanılabilir. Türetilebilecek bu yöntemler ile geleceğimiz olan suyu kurtarmak adına bir adımda biz atabiliriz. Atık yağlar konusunda da toplum olarak Belediyemize ve Çevre Şehircilik İl Müdürlüğüne yapabileceğimiz başvurulardan sonuç alabilir ve biriktirdiğimiz yağların toplanmasını sağlayabiliriz. Su tasarrufu konusunda da biraz dikkat etmemiz gerekmektedir. 4 kişilik bir ailenin biraz dikkat etmesi ile yılda 120 ton su tasarrufu edilebileceği yapılan çalışmalar ile gösterilmektedir. Gümüşhane Valiliği tarafından yürütülen Etkin Su Platformu çalışmalarının sonuç vermesi durumunda suyu daha ekonomik kullanmak adına yapılabilecek halk bilinçlendirmeleri işe yarayacak ve fayda sağlayacaktır. Su için her bireyin harekete geçmesi temennisi ile 22 Mart Dünya Su Gününün kutlu olmasını diliyorum.”