• BIST 9639.77
  • Altın 2938.015
  • Dolar 34.6322
  • Euro 36.5915
  • Gümüşhane : -2 °C
  • Trabzon : 10 °C

NEREDE ESKİ BAYRAMLAR

16.07.2015 18:00
NEREDE ESKİ BAYRAMLAR
Eski milli eğitim müdürlerinden Zihni Gümüştekin (96) “Eski bayramları özlüyorum, imkanlar çok dar, ülke fakir insanlar fakir, yoksuldu ama bayramlar, çok daha duygusal, çok daha sevecen ve daha çok hatır, gönül meselelerine dayanır bir şekilde kutlanırdı

“Eski bayramları 10 yaşından beri çok iyi hatırlıyorum. Mahallemizde muhterem, mahallenin en yaşlısı ve en saygın kişisi Ziya Kutlutan’dı bayram namazından sonra herkes onun evinde toplanırdı, kahvaltı yapılırdı. Bizim mahalle için ilk merkez orasıydı. Kutlamadan sonra kalkar, aşağı mahalleye doğru hareket ederdik. Haneleri takip ede ede gidilirdi, her komşunun kapısı çalınırdı. İkramı alınır ve bayramlaşılırdı. Hudur’a köprüsüne kadar bu böyle giderdi. Ama daha çok Sarı Köprü denilen yerden karşıya geçilirdi, o takip eden yoldan daha sonra öğle namazına gidilirdi. Bayramlarda bu biçimde kutlanınca tabi ki çok neşeli anlarda yaşanırdı. Börekler, baklavalar, sütlaçlar aranırdı. Bu çok samimi kabul edilen bir şeydi, herkes nesi varsa sunardı. “

Yıllarca devam etti

“Daha çok bu güzelliği gençler yaşatırdı, gençlerin arzusu ve isteğiydi. Ama yaşlılarda bu durumdan memnun olurlardı. Bunlar senelerce devam etti. 30’lu 40’lı hatta 50’li yıllara kadar devam etti. 50’lili yıllardan sonra değişmeye başladı, çünkü ülke çapında bir değişim vardı. Yavaş yavaş bu toplumsal yaşam, toplumsal kutlama biçimini şeklini hatta niteliğini kaybetmeye başladı. 50’li yıllarda bu şehirden ayrıldım ama tabi ki hiç kopmadım bu şehirden. “

Güzel değerleri kaybettik, kaybediyoruz

“Ferdi hareket tarzı hakim olmaya başladı. Bu gün çok daha bireysel ve çok daha bencil hayat tarzı. Sosyal hayat tarzından çok uzaklaştık. Birbirinin hatırını sorma, gönül alma gibi çok güzel değerleri kaybettik ve kaybediyoruz. Bunları kurmak çok kolay değil. Kimse bir araya gelmek istemiyor. Umuyorum ki bu durum düzelir, değişim olur. Yetişen gençler bunu telafi edecek noktadalar. O gün ki tahsille bu gün ki tahsil arasında muazzam fark var. O zaman tahsil yok, okul yazar var ancak. İlkokul mezunu olmak yeterli oluyordu. Sonrasında Cumhuriyet okulları açıldı. Daha sonraları değişimlerin de tahsilin de etkileri var. Bu değişimleri gençlerin toparlayacağını, düzelteceğini umuyorum. Kimse bizi tamamlayamaz, biz kendimizi tamamlarız. Geçmişi anlatıyoruz, nostaljik insan bulamıyoruz. Bizim istikbalimiz geçmişe bağlı, geleceği anlamak istikbali anlamak için geçmişe bakmamız lazım. Bu gün çok memnuniyetle görüyorum ki, Gümüşhane’de üniversite tahsilli çok insanımız çok gencimiz var. Gümüşhane aslında öyledir, yaşamını hayatını tahsille tamamlayan insana sahiptir ve bunda  da azimkardır. Netice itibari ile maalesef işte bu sosyal hayatta, sosyal hayatın gerekliliklerini unuttuk ve ihmal ettik.”

İnsanlar birbirine yakındı, farklılık yoktu

“Sosyal yapı, muhafaza edilmiş. İslami kökene olan hürmet ülküsünden kaynaklanıyor. Sosyal yapı, sosyal ilişki daha güçlü idi o zamanlarda. O zaman insanların hepsi birbirine yakındı, farklılık yoktu. Çok farklılık var şimdi, tarif edemeyeceğim kadar fazla. Yaşamda buna göre ayarlanıyor. Mektebe göre, göreve göre, zenginliğe itibara göre. Bu farklılıklar ülkede huzursuzluğu da meydana getiriyor. Hatta husumeti bile getiriyor. “

Kurban Bayramı ayrı özellik taşıyordu

“Kurban bayramı ayrı bir özellik taşıyor. Geçmişte kurban kesme ibadetini ya bir ya da iki tane vardı.  Şimdilerde gide gide gele gele herkes tarafından icra edilir oldu. Eskiden kurban kesen insan kestiği mübarek etin 3/1’ini evde saklar, geri kalanını usulüne göre dağıtır. Şimdi dağıtacak yer de bulamıyor. Yardım kuruluşlarına veriyor. Şahıslara gitmiyor, bunda da bir değişim bir hareket gözleniyor. Farklılık dersek bayramı kutlama aynı fakat kurban kesme usulü adetinde değişiklik olduğunu ifade etmek doğru olur. “

Gümüşhane’den 1952’de ayrıldım

“Gümüşhane’den ben 1952 yılından sonra ayrıldım. Öğretmen okulunu 1939’da bitirdim. Gümüşhane’ye tayin oldum. Kelkit Cumhuriyet okulunda 5-6 sene görevim oldu. O görevimden sonra Torul’a tayin edildim. Torul’a baş muallim ve maarif memuru olarak tayin edildim 1945-50 arasında. 5 sene maarif memurluğu yaptıktan sonra Gümüşhane’ye geldim .2 sene burada çalıştım. Pedagoji, felsefe tahsili yaptım. Ayrılış tarihim 1952 yılıdır. Konya’ya gittim. O zamandan beri memleketimin dışındayım.19 74’ten bu yıla kadar da emekliyim.”

Betonlaşmaya şiddetle karşıyım

“Gümüşhane değişime uğrayan memleketler için en çabuk adapte olan illerden birisi diyebilirim. Her zaman burada olmadığım için, geldiğim zaman görüyorum 1 defa betonlaşmaya karşı şiddetle karşı çıkıyorum. Şehirleşmenin bir plana göre yapıldığını düşünmüyorum. Siluetimiz bozuluyor. Vadinin görünüşü daha güzel olabilirdi. Planlı yapılsaydı. Yeşil tahrip edildi yerine çimento döküldü. İnsanlar kalkındı zenginleşti.  Eskiden 50’ye 60’a kadar hatta 70’e kadar bile diyebilirim bu ortamda bu mekanda bu bahçeler insanların geçim vasıtasıydı. Herkes dutunu toplar hazırlar pestilini kendi yapardı. Biz pestilciyiz yani. Ben pestilin yapılmasını en iyi bilenlerdenim.  Bu gün fabrikasyona geçildi. O ayrı pestil bizimki tam pestil. Meyveyi toplardı meyveyi satardı, sebzeyi satardı ihtiyacını karşılardı. Tavuk, inek, koyun, sütü, yumurtasıyla kendi kendini geçindirirdi. Bir de şimdi bakın, bomboş, ağaçlarda kurumaya yüz tutmuş. Burada eski meyvecilik dediğimiz şey kalmamış. Eskiden bu meyvenin bir sahibi vardı, toplar satardı. Çok güzel bir alışveriş ahengi vardı. Kısaca söylemek istediğim şey her alanda bir gelişimin olduğu. İptidai yaşam tarzından medeni yaşam tarzına geçilmiştir. Bu çok büyük bir gelişmedir. Karayolları da bu gün mükemmel hale gelmiştir. Bunlar çok güzel gelişmeler. “

Süleymaniye Mahallesi şehirdi

“Eskiden Süleymaniye Mahallesi şehirdi. Bugün Gümüşhane’ye inen oturan insanların hepsi orada yaşamıştır. Oranın boşalması 1924’te tabi orası da yavaş yavaş buraya yerleşti. Oradaki binalar konaktı, iki katlıydı saçaklıydı. Medeni modern insanların yaşadığı yerlerdi. O konakların hepsi şimdi satıldı yıkıldı. O zaman kiliseler sağlamdı. O zaman dokunulmamıştı oraya. O zamanlar tabi canlıydı oralar.”

Gümüştekin yaşına rağmen sağlığını nasıl koruduğuna dair ise şunları söyledi:

“Sigara içmedim, içki kullanmadım. Eğlence yerlerine gitmedim.  İşimden evime, evimden işime gittim, geldim. Üç kızım var, üçü de benim gibi öğretmen.”

İbrahim Özdemir-Figen Tok

Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Gümüşhane Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim