İpek Yolu’nun Üzerinde Yatırımcılarını Bekliyor

24 Televizyonu ve Türkiye Odalar Borsalar Birliği işbirliği ile hazırlanan Konuşan Ekonomi programı, bu hafta Gümüşhane’ye konuk oldu. Doğal güzelliklerinin yanında yayla turizminin geliştirilmesi için çaba gösteren şehir, sanayi alanında yatırımcılarını bekliyor. 

3 FARKLI MEDENİYETE EV SAHİBİ OLDU

Tüm görkemi ile ayakta duran kaleleri, adeta bir şifa deposu olan kuşburnu marmelatı, pestili ve kömezi, eşine az rastalan köy odaları, dünyaca ünlü zilli kilimi, Zigana dağı eteğindeki, doğa harikası Limni Gölü, Tomara şelalesi, Arşit çayı, Karaca mağarası ve Satala antik kenti ile tarihin, doğanın, medeniyetlerin kuçaklaştığı kent Gümüşhane. Roma döneminde Argiopolis yani Gümüşkent adıyla anılan tarihi kentin tarihi M.Ö 3 bin yılına kadar uzandığı bilinmektedir. Tarih boyunca Hitit, Urartu, Med, Pers ve Roma gibi bir çok medeniyete ev sahipliği yapan Gümüşhane, 1071 Malazgirt zaferinden sonra Selçuklu egemenliğine girmiştir. 1514 yılından sonra kesin olarak Osmanlı topraklarına katılan il, 1828 yılına kadar çok sakin bir devir yaşadı. Birinci Dünya Savaşı’nda Rus işgaline maruz kalan şehir, 1918 yılında tekrar Osmanlı topraklarına katılmıştır. Önceleri Trabzon’a bağlı bir sancak olan Gümüşhane, Cumhuriyet’in kurulmasıyla birlikte il statüsüne kavuşmuştur. Tarihi İpek Yolu’nun geçiş noktası üzerinde bulunan ve ekonomisi tarıma dayalı olan ilde başlıca yetiştirilen ürünler, buğday, arpa, çavdar patates ve baklagillerdir. Türkiye’nin önde gelen kayak merkezlerinden olan Zigana dağıyla her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlayan Gümüşhane, aynı zamanda Karadeniz Bölgesi’nde en fazla yaylaya sahip olan bir ilimizdir. Madencilik, yöresel gıda, mermer ve taş ocakları il sanayisinin gelişiminde rol oynayan sektörler arasında. 332 işyerlik 2 adet küçük sanayi sitesi bulunan ilde 58 hektar büyüklüğünde bir adet Organize Sanayi Bölgesi (OSB) bulunmakta.Gümüşhane’de sanayinin sektörel dağılımına baktığımızda yüzde 40’la gıda ürünleri imalatı ve yüzde 21 ile diğer madencilik ve taş ocakları sektörleri ön plana çıkmakta.

GÜMÜŞHANE TİCARET VE SANAYİ ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI: İSMAİL AKÇAY

TOBB’un çatısı altında kurulmuş olan odamızın 650 aktif üyesi var. 1927 yılında kurulan odamız, kuruluşundan bu yana esnaf ve tüccarlarımızın iş hayatında hayatını kolaylaştıran bir görev yaparak bunun yanında Türkiye ekonomisine katkı yapmaya çalışan bir kurum niteleğinde. 4 bin yıllık bir tarihe sahip ilimiz bir geçiş noktasının üzerinde olmakla beraber, Zigana dağının eteklerinde kurulmuş yeşil bir il. Tarihinin her döneminde milli ve manevi değerlere her zaman bağlı olmuş olan ilimiz, 19 yüzyılda yetiştirdiği dünyaca ünlü İslam alimi Ahmedzayüddin Gümüşhanezade Hazretlerini de bağrından çıkaran bir ildir. Bugün baktığımızda Gümüşhane’nin her sektörde başarı hikayeleri yazmış bir çok insanı var. Bugüne kadar hem ekonomik, hem spor alanında hem de edebiyat hayatında ülkeye malolmuş çok değerli insanlar yetiştirmiş bir ildir. 151 bin nüfusumuz var. Nüfusumuzun önemli kısmı yaklaşık yüzde 60’ı şehir merkezinde gerisi ise kırsalda yaşıyor. Örümcek ormanlarımız, Kültün ilçemize büyük değer katmaktadır. Bunun yanında yaylalarımız Kültün ilçemizde yayla turizminde önemli bir katkı sağlamaktadır. Yine Arşit vadisindeki alabalıkları ve çok değerli fındık bahçeleri ile Kültün bizim için önemli bir yer tutmaktadır. Zigana Dağımız’ın eteklerinde kurulmuş, lezzetlerinin tadına doyamayacağımız, doğal güzellikleri olan ilçelerimiz de var. Köse ilçemizde fasulye bahçeleri ile ülke ekonomimize katkı sağlıyoruz. Kelkit ilçemizin dönerine, yağına, balına doyamazsınız. Kurufasulyenin vatanı, aşıkların sesine doyum olmayan bir yer. Şiran ilçesinde de şelalaler ile tatilin zevkini yaşamak mümkün. Merkezdeki 3 bin yıllık tarihe dayanan Süleymaniye mahallemiz ise 3 medeniyete ev sahibipliği yapmış ve bunun sağladığı hoşgörüyü orada görebiliyoruz. Osmanlı döneminde basılı olan paraların sergilendiği müzemiz de bulunmakta. Gümüşhane’de son yıllarda öne çıkan pestil ve kömemizle, pekmez ve balımızla enerji doluyuz. Pestil kömemiz yüz akımız olmuştur.

YATIRIMCI BEKLİYOR

OSB’leri rolü şehrimizin için önemli. 58 hektar üzerinde olan OSB’de 25 tanesinin tahsili yapılmış, 30 tane parsel ise yatırımcısını bekliyor. 17 tane fabrikamız üretime başladı. Şuan an 450 istihdam sağlamış durumdayız. OSB’ler bizlere önemli katkılar sağlıyor. Bir çok ilde olduğu gibi biz yatımcılara burada arsa sağlıyoruz. Kimse kimseye 1 metre toprak bağışlamazken biz yatırımcılara 3 bin metrekare ile 13 metrekare arasında çeşitli ebatlarda bedelsiz arsa tahsil ediliyoruz. Bu da yatırımcıların dikkatini çekecek. OSB’lerde önemli ölçüde pestil-köme fabrikalarımız var, bitki çayları, mermer, cam imalatı, kapı ve pencere, dolap üretimi yapan fabrikalarımız var.

Gümüşhane ekonomisinin en önemli sorunu coğrafi şartları zor olması. İl dışından yatırımcı çekmekte zorluk çekiyoruz. Küçük bir il olduğumuz için birikmiş sermayemiz yok.

ZİNCİR MAĞAZALAR

Bu da olmadığı için yatırım olmuyor. Bu da önemli bir sorunumuz. Zincir mağazalar Gümüşhane’nin yerel ekonomisini bitirme noktasına getirdi. Çünkü küçük şehrimizde her apartmanın altında bir zincir mağaza açılıyor. Bunlara bir dur demek gerekiyor. Bunların ihtiyaç ölçüsünde açılmasına itirazımız yok. Ama siz her binanın altında bir ulusal market açarsanız küçük esnafı bitirirsiniz. Bu zincirlerin ekonomimize zararı çok fazla. Nasıl oluyor bu. Zincir mağaza açıldığında azami 3 kişiyi istihdam ediyor. Diğer taraftan 10 kişinin işini kaybetmesine neden oluyor. Yerel marketlerimiz 10 kişi istihdam ederken, bu zincir mağazalar nasıl oluyorsa 3 kişi ile işi idare ediyor. Bu mağazalar kazandıkları parayı da il dışına aktarıyorlar. İlimize hiç bir katkısı olmayan bu zincir mağazalar ilimizi zora sokuyor. Bunu, ilgili Bakanlıklar’ımızla paylaşacağız ve onlarla konuşarak bunun bir yasal düzenlemeye kavuşturulmasını istiyeceğiz. Bizim talebimiz her 5 km’de bir mağaza açılsın.Her binanın altında değil. 

TEŞVİK İSTİYOR

Genel ve sektörel teşviklerden gerekli kadar faydalanamadık. Bunların il bazında verilmesini istiyoruz. Doğu karadeniz teşviklerinden faydalandığımızı söyleyebilirm. Ama genel ve sektörel teşviklerden faydalanamadık. Siyasi idarenin bu düzenlemeleri yapması gerekir. Bunu ilgili bakanlıklarımızla paylaşacağız. İl baazında teşvikler bekliyoruz. Askeri bir birliğin kurulmasını istiyoruz. Bu birlikleri Anadolu’nun illerine yayılması gerek. Biz tarımsal ve kırsal kalkınmayı sağlayan teşviklerden de faydalanmak istiyoruz.Yine Gümüşhane’de toplum yararına da programlar da yapılıyor ancak israf çok fazla. Toplum yararına programlar özel sektör ile birlikte yapılması gerektiğini öneriyoruz. Gümüşhane’de ünüversitemiz yükselen bir değer. Burada eğitim almak isteyenlere önerebilirim.



KAYAK TURİZMİ ÖNEMLİ

Turizm sektörü önemli bir sektör. Ancak  bu hala yeterli değil. Akdeniz ülkelerinin turizmden aldığı ekonomik payı ülkemiz hala tam olarak alamıyor. Karadeniz Turizm Çalıştayı yaptık geçenlerde, bölgemiz için önemliydi.  Kış turizmi, Zigana dağındaki kayak pistimizde kış turizmi için önemli. Merkez’deki Süleymaniye Mahallemiz var ki, burada uygun kayak pistimiz var. Orada da proje çalışmaları devam ediyor. Bir iki yıl içinde orada kayacağımzı düşünüyorum. Süleymaniye Mahalle’miz yakın zamanda önemli gelişmeler görecek. Bu bölgeyi yatırımcılara açmak istiyoruz.

TARIM TEŞVİK PROGRAMINDAN FAYDALANALIM

Tarım ve hayvancılıkta şehrimizi istediğmiz ölçüde geliştiremedik. Yeni teşvik programlarına dahil edilirsek bu sektör şehrimizde koşan bir sektör olacaktır. Bazı ilçelerimizde fındık üretimi yapılıyor. Köse’de de şeker fasulyesi üretimi yapılıyor. Tarım olarak bu ürün çok ön plana çıkıyor. Kelkitde de kuru fasulye çiftçimizin yüzünü güldürüyor.

Kaynak: http://haber.star.com.tr/ekonomi/ipek-yolunun-uzerinde-yatirimcilarini-bekliyor/haber-1092790