• BIST 9874.64
  • Altın 2954.659
  • Dolar 34.7445
  • Euro 36.5021
  • Gümüşhane : -3 °C
  • Trabzon : 12 °C

Hayat Kısa/ Kuşlar Uçuyor

15.07.2015 10:26
SELAMİ ÖKTEM / YAZAR

SELAMİ ÖKTEM / YAZAR

Park ücreti alınıyor diye evimin önüne çekemediğim arabamı eski sebze pazarının bulunduğu, şimdilerde yenisi yapılacak diye büyük bir heyecanla temeli kazılan ancak uzun zamandır pek de bir çalışma yapıldığına rastlamadığım-belki de ben görmemişimdir, denk gelmemişimdir, bilmiyorum- Kıbrıs Çarşısı’na doğru sürüyorum. Henüz akşam olmamış ama güneş de tepemizde değildi. Günün yorgunluğunu hala hissediyordum, arabayı park ettiğim sırada, bu araba ve taş yığınlarının arasında, bir sürü güvercin gördüm. Elinde bir miktar yem olan iki çocuk neşeyle kuşları yemliyorlardı. Yüzüme yapışan hafif bir gülümseme ile neşelendim. Yorgunluğumu oracıkta bırakıp kuşları ve çocukları seyre daldım. Hayatın koşuşturmacasına bir nefeslik mola vermişim gibi hissettim. Bu manzara, kursaklarını doldurmak için oradan oraya konan güvercinlerin koşuşturmalarına benzer aceleyle yaşadığımız hayatın kısalığını da, canlılığını ve bundan ötürü bir sonunun olacağını da bize zaman zaman birinin hatırlatması gerektiğini anlatıyordu. İşte o an Cemal Süreya' nın dizeleri aklıma geldi; "Hayat kısa/kuşlar uçuyor" diyordu şair. Yaşamın kısa ve canlı oluşunu ne kadar da yalın anlatıyordu? Çocuklara hayvan sevgisini kazandırmanın ne kadar önemli olduğunun farkında olduğumdan; kedilere köpeklere taş atıp peşlerinden koşan akranlarının yerine kuşları beslemenin huzuru ile aydınlanan, sevinen, mutlu olan iki küçük çocuk gördüğüm için çok sevindim. Siz hep yaşayın çocuklar.

 

Daha çok camilerin yakınlarında görürüsünüz güvercinleri. Hem dişisi hem de erkeği nöbetleşe kuluçkaya yatan, ikisi birden kuluçka zamanı kursaklarında süte benzer bir sıvı ile yavrusunu besleyebilen güvercinler aynı zamanda doğduktan kısa bir süre sonra kendi kendilerine beslenebilen ilginç kuşlardır. Benim zihnime en çok İstanbul Eminönü'nde bulunan Yeni Cami'nin etrafındaki güvercinler geliyor. Oradan geçtiyseniz etrafınızı saran uçuşan güvercinleri ve etrafta onları besleyenleri görmüşsünüzdür. Zaman zaman hayır işliyor olmanın zaman zaman da hayvan besliyor olmanın verdiği mutlulukla nemalanan insanlar için bu iş vazgeçilmez bir alışkanlıktır. Ancak merak ediyorum, bu alışkanlığı nasıl kazanmışız yani güvercin besliyor olmamızın bir tarihçesi var mı?

 

Tasavvufta güvercin sır ve güzel haber taşıyıcısıdır. Ayrıca her dervişin ruhunun uykusu sırasında güvercin kılığına girerek bütün manevi diyarları, gök katlarını, cennet ülkelerini dolaştığına inanılır. Yine başka bir inanışa göre de güvercin her türlü günahtan uzak, suçsuz, saf bir kuştur ve ölen günahsız insanların ruhu güvercin olup yeryüzüne geri dönüyordur. Kısas-ı Enbia’da da rastlarız güvercine; Hazret-i Muhammet’in İslam dinini yaymaya başladığı sıralarda saklandığı Hira Dağı mağarasında örümceklerin ördüğü ağ üzerinde bir çift güvercinin yuva yaparak Peygamberi gizlediği anlatılır. Yine bir inanışa göre de güvercin Hazret-i Muhammet' e duyduğu saygıdan dolayı Kabe'nin üzerine konmaz ve onun üzerinden uçmazmış. Osmanlı Devleti öyle sanıyorum ki bu bilgilerin ışığıyla mimarisine 17. yüzyılın sonralarından itibaren kuşların kendilerini güvende hissedebileceği, rüzgardan korunaklı, yüksek yerlere; kuş evi, kuş köşkü ve serçe sarayı gibi yapıları büyük binalarının özellikle de camilerin güney cephelerine dahil ederek kuşları besleme alışkanlığımıza katkı sağlamıştır. Hayır kurumlarına çok önem veren Osmanlı kuş evleri ile aynı zamanda sevap işlemeyi de amaçlamıştır.

 

Kendilerine yem verenlerin ayaklarına dolaşan, ordan oraya uçuşan güvercinleri izlerken siz de kuş olmayı hayal edebilirsiniz. “Takınsam kanat manat/ kuş muş olsam seğirtsem…” buyurmuş N.Fazıl Kısakürek. Memleketimizde bize güzel bir manzara ve keyifli bir seyir imkanı sağlayan güvercinler emekli öğretmen Yahya Alkan ve oğlu emekli öğretmen Ayhan Alkan' a emanet. 40 yıldır her sabah namazından sonra Yahya amca güvercinlerini görür, onları yemlermiş. Akşamları da güvercinlerini yemlemeden evine gitmezmiş. Güvercinleri beslemenin büyük huzur ve mutluluk kaynağı olduğunu söylüyor Ayhan Bey ve ekliyor: "zaman zaman hayırsever vatandaşlar da yakındaki bir yerden yem alıp kuşları besleyerek hem iyilik yapmanın hem de bu güzel manzaraya yakından bakabilmenin bahtiyarlığına erişiyorlar." Memleketimize böyle güzel bir manzarayı kazandırdıkları için kendilerine ne kadar teşekkür etsem az biliyorum ancak huzurluyum ki memleketimizin kuşları Yahya amca ve oğlu Ayhan Bey' e emanetler. Bazı insanlar bulundukları yeri güzelleştirirler. "Hayat kısa/ kuşlar uçuyor" peki ya sizin bulunduğunuz yerler nasıl?unnamed.jpg

Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Gümüşhane Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim