GÜMÜŞHANELİ KADINLAR TEPKİLİ

Gümüşhane’de “Çocuk istismarı, taciz, tecavüz ve şiddete karşı hayır” yürüyüşü gerçekleştirildi.  Kadınlar, şiddete, tacize, tecavüze, cinayetlere dur demek için hep bir ağızdan haykırdı.

Tarım İl Müdürlüğü önünden başlayan yürüyüş Cumhuriyet ve Atatürk Caddesi istikametinde devam edip, Fatih Parkında sona erdi.  Yürüyüşe Gümüşhane-Bayburt Bölge Baro Başkanı İsmail Taştan, Türk Kadınlar Birliği (TKB) Gümüşhane Şube Başkanı Aynur Çubukçu ve vatandaşlar katıldı.

Yürüyüş boyunca, “Kadına kalkan eller kırılsın”, “Çocuğa kalkan eller kırılsın”, “Kadına şiddete hayır” “Tecavüzcülere karşı susmayacağız” sloganları atan katılımcılar, açtıkları “Tecavüzcüyü koruma, tecavüze ortak olma”, “Çocuk istismarına sessiz kalmayacağız”, “Çocuk bedenime dokunma” dövizleri ile tecavüze tepki gösterdi.  İki çocuğun taşıdığı “Baba annemi dövme” pankartı ise dikkat çekti.

Yürüyüşü organize eden Karşıyaka Mahallesi Muhtarı Arzu Ay, yürüyüşten sonra yaptığı konuşmada, şiddetten arındırılmış bir Dünya ve Türkiye yaratmak için yürüdüklerini ve yürüyeceklerini söyledi.

“Parayla satın alınmaya çalışılan hayatlarımızı savunmak için buradayız”

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, ataerkil toplumsal şiddete, aile içi şiddete, kadınlarını yok sayan zihniyete karşı yürüdüklerini belirten Ay, “Bugün hepimiz her türlü şiddete uğrayan, öldürülen, tecavüze uğrayan, taciz edilen, istismar edilen kadınlar ve çocuklar için buradayız. Tecavüze uğrayan erkek ve kız çocukları ve kadınlarımızın hayatlarının mahvedildiğinin idraki ve acısıyla yürüdük. Yaşadığımız hayatları tacizle, tecavüzle, şiddetle, baskıyla çıkmaza sürükleyen, her çırpınışımızda biat etmemizi isteyen, zorlayan, reddettiğimizde öldüren, yargıda “iyi hal” indirimi yapan, parayla satın alınmaya çalışılan hayatlarımızı savunmak, şiddetsiz bir dünya kurmak için sokaklardayız” dedi.

“Şiddet ve ölümle karşı karşıya kalıyoruz”

Ay,  “Kadının güçlenmesi ailede ve toplumda birey olarak dikkate alınması, cinsiyet eşitliğine yönelik eğitimin her kademesinde ele alınmasıyla, şiddetin önlenmesi önemli oranda mümkün olacaktır.  Bizler “ hayır “ dediğimizi, boşanmak istediğimiz, savcılığa şikayette bulunduğumuz için hayatımızın her alanında şiddet ve ölümle karşı karşıya kalıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Erkeklerin kadınları kendilerine ait mülk olarak görmesi”

Kadınların, tecavüz edeni koruyanlara karşı aciz kaldığına dikkat çeken Ay, “Üniversitelerde kıstırılmak istenen kadınlar, tacizi yapanı koruyanlara, tecavüz edeni koruyanlara karşı aciz kalıyorlar. Katilleri ya da tecavüzcüleri yargılamak yerine “iyi hal” ya da “tutku derecesinde aşırı sevgi” bahaneleriyle cinsiyetçi karalara imza atıyorlar. Kadına ne yapması gerektiğini söyleyen ama katile, tecavüzcüye, taciz edene karşı tek söz edilmeyen bir katliamın içerisindeyiz. Erkeklerin kadınları kendilerine ait mülk olarak görmesi, erkekliklerini ve egemenliklerini geliştirmesi kadın bedeni üzerinde inşa etme çabasıdır” şeklinde konuştu.

“Mücadelemiz sürecektir”

Tacizin, tecavüzün hızla artmakta olduğuna ve endişeye mahal vermekte olduğunu vurgulayan Ay, “Enses ilişkiler, erkek çocuklarına tecavüz, üniversite okuyan ekonomik zorluk yaşayan kızlarımıza tecavüz, açıksa taciz edilebilir zihniyeti, haremlik selamlıklar, büyük bir hızla artmakta ve endişeye mahal vermektedir. Yargının, kadının şikayetinin insan hakları çerçevesinde, kadının gelecekteki toplum içerisindeki yerini gerici zihniyete teslim etmemek adına karar vermesi için mücadelemiz sürecektir” açıklamasında bulundu.

“Emanete hıyanet edeni koruma, koruyanı kına “

Kendisini dinleyen kalabalığa, “Bin bir çile ve fedakarlıkla büyüttüğümüz çocuklarımıza dokunan, iğrenç emellerini çocuklarımızın bedenlerinde gerçekleştiren bu zihniyete karşı susmayın” diye haykıran Ay, şöyle devam etti:

“Benim çocuğuma olmaz demeyin. Çocuklarımız ya da bize emanet gelen, bin bir zorlukla anne ve babasının okuması için Gümüşhane’ye gönderdiği çocuklarımıza sahip çıkalım. Bize bu yakışır. Biz Gümüşhaneliyiz. Güvenilir memleket olarak her ilde saygı gören Gümüşhaneliler, hor gördüğün kelle başı kirayı yükselttiğin, belini kırdığın, cinsel obje olarak gördüğün öğrencinin parasıyla ekonomini sağlıyorsun. Emanete hıyanet edeni koruma, koruyanı kına. Susma! Kadınlarımızın, istismar edilen çocuklarımızın gelecek hayallerini, umutlarını, onurlarını yıkan hayatlarını mahveden namussuzlar kadar namuslularında cesaretli olması umuduyla artık yeter!”

Tüm kadınları, erkek egemen sistemine karşı  mücadeleye çağıran Ay,  “Çünkü kadın dayanışması, kadınları katleden bu köhnemiş sistemi değiştirecek ve yerine özgür bir dünya kuracaktır” ifadeleri ile sözlerini sonlandırdı.

Yapılan açıklamanın ardında grup olaysız bir şekilde dağıldı.

Figen Tok