GÜMÜŞHANE’DEN DÜNYAYA

Geçtiğimiz günlerde yerel ve ulusal medya organlarında yer alan ve Karaca Mağarasının görüntüsünü olumsuz etkilendiği söylenen Mermer Ocağından Elazığ Vişnesi diye adlandırılan Mermer çıktı. Türkiye’de sadece Elazığ’da dünya da ise muhtelif yerlerde az miktarda bulunan bu kayaç türünün 60’dan fazla ülkeye ihracatı yapılıyor.

93 hektarlık araziyi 21 Kasım 2017 yılında MİGEM tarafından yapılan açık artırma usulü ihale ile alan Gümüşzon Madencilik bölgede sondaj çalışmalarına başladı. Şu an için sadece sondaj çalışması yapılarak numune alındığını ve gerekli değerlerin incelenmesi için bu numunelerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğüne gönderildiğini ifade eden şirket yetkilileri elde edilen ilk verilerin beklenilen seviyenin de üzerinde olduğunu dile getirdiler.

Şu Anda Fizibilite Çalışması Yapılıyor

Konu ile ilgili gazetemize konuşan Jeoloji Mühendisi İsmet Çakmak, bölgede devam etmekte olan sondaj çalışmaları ile ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu. Çakmak, “Bu bölge volkanimaya bağlı volkanik bir oluşum. Volkanizmanın içerisinde bulunan spilitik bazaltlardaki görüntü bunu mermer olarak değerlendirebilir miyiz değerlendiremez miyiz şeklinde bir çalışma yapmaya yönlendirdi bizi. Gerekli arama ruhsatı alındıktan sonra bu çalışmaya başladık. Bu süreçte karot alıp yüzeye yakın yerlerden örnekler alarak cilalanması nasıl, plaka verme durumu, çapak durumu ve blok verir mi vermez mi şeklindeki değerleri inceleyerek gerekli alt yapıyı kurmaya çalışıyoruz. Şu anda bunları inceleyerek sonraki süreçte işletmemizi kurma amacındayız. Dolayısıyla şu andaki çalışma fizibilite çalışmasıdır” ifadeleri kullandı.

Dünyanın Her Yerinde ‘Gümüşhane’ İsmi İle Anılacak

Keşfedilen bu kayaç türünün çok yüksek bir albeniye sahip olduğunu ifade eden Çakmak, “Albenisi çok yüksek bir kayaç türü burada tespit ettiğimiz. Bugün sadece Elazığ’da çıkartılan ve Elazığ Vişnesi diye adlandırılan kayaç türü ile aynı özellikle gösteriyor. Biz de bunun değerlendirmesini yapıyoruz zaten şu anda. Belki de görüntü olarak benzese bile değer olarak benzemeyecek. Bunun çalışmasını yapıyoruz. Ancak şu ana kadar elde ettiğimiz veriler gösteriyor ki çok kaliteli bir Kayaç türü ile karşılaşmış durumdayız. Burada çıkan kayaç türü Gümüşhane için yeni bir değer oluşturabilir. Çünkü bu çalışma spilitik bazaltlarda yapılan ilk çalışmalardan. Fizibilite çalışmaları hala devam ediyor ve bu süreçte elde ettiğimiz veriler ilk elde ettiğimiz veriler gibi olumlu çıkarsa Gümüşhane’ye ekonomik getirisi çok yüksek olabilecek yeni bir ürün ortaya çıkarmış olacağız. Bunun adı Gümüşhane Gül’ü de olur, Gümüşhane Vişnesi de olur. Ya da başka şeyler de. Ancak Gümüşhane’den çıktığı için dünyanın her yerinde Gümüşhane ismi ile anılacak bir ürün ortaya çıkarmış olacağız” dedi.

Üzülerek Takip ediyoruz

Çevreci Aktivistler’in gerek sosyal medya gerekse haber kanalları üzerinden Gümüşhane’ye değer katacak böylesi bir işletmeye Karaca Mağarası’nın görüntüsünü bozuyor diye tepki göstermelerini üzüntü ile takip ettiğini ifade eden Gümüşzon Madencilik ortaklarından Süleyman Ergün, “Bu durumu üzülerek takip ediyorum. Biz buradaki araziyi bakanlığın yaptığı açık artırma ihalesinde büyük bir çimento fabrikası ile yarışarak aldık. Karşı taraf bölgeyi çimentonun ham maddesi olan Kalker için istiyordu. Biz mermer aramak için ihaleye girdik ve aldık. Alan ile ilgili çalışma yapabilmek için gerekli tüm kamu kuruluşları ile yazışmalarımız yaparak onay aldık. Çevreci arkadaşlar bölgede patlatma yapılacağı ve burada Mermer Ocağı açılırsa oluşacak görüntü kirliliğinden dolayı mağaranın ziyaretçi sayısında düşüşten söz etmekteler. Ancak eksik bilgi veriyorlar. Mermer ocaklarında patlatılma yapılmaz. Mermer su ya da çelik çel ile kesilir. Burada çevreye ya da insan hayatına olumsuz etki edebilecek bir durum söz konusu değil. Ayrıca Bölge kuş bakışı mesafeden Karaca mağarasına 2 km uzaklıkta. Ana yola ise 350 m uzaklıkta. Karaca mağarasından bakan bir kişinin mermer ocağını görme ihtimali yoktur. Ocak vadi içerisinde kalıyor. Karaca mağarasına bakan taraf elimizdeki ÇED sınırları içerisindedir ancak o bölge kalker dediğimiz çimentonun ham maddesini barındırmaktadır. Bizim o arazi ile ilgili bir çalışmamız yoktur. Aslında biz o alanı da ÇED sınırları içerisine alarak yarın bir gün bölgede taş ocağı ya da çimento hammaddesi olan kalker için çalışma yapacaklarında önünü kesmiş olduk” şeklinde konuştu.

Burası Gümüşhane’de Yeni Bir İş Kolu Oluşturacaktır

Bölgede aradıkları kalite ve blok yapısında bir kayaç türüne rastlarlar ise üretime geçmeyi planladıklarını ifade eden Ergün, “Biz buradaki 96 hektarlık arazideki ruhsatı biz 2b olarak alıp bölgede fizibilite çalışmalarına başladık.  Ancak burada hem köylü hem de şehir halkı konu ile ilgili yanlış bilgilendirildi. Yanlış bir algı oluşturulmaya çalışıldı. Söz konusu bu işletmenin açılması durumunda Gümüşhane’ye kazandıracağı marka değerin ötesinde birde oluşturacağı istihdam bölge için önemlidir. Bizim ön tespitlerimize göre 30 kişi vardiyalı olarak kendi bünyemizde, 10 kişi çıkan malzemenin taşınmasında, 20 kişi de vardiyalı olarak bu mermerin işleneceği fabrikada çalışacaktır. Öte yandan üretilen mermer çeşidi Vişne renkli ve petrol yeşili dediğimiz renklerde olduğu için ana blokların dışında kalan daha küçük ve parçalanan parçalar ise mozaik yapımında kullanılacaktır. Bunlar hep ek iş kolları demektir. Bunlar bu şehrin insanının bu sahalardan ekmek yemesi hayatını devam ettirecek kazanımlara dönüşmesi demektir” açıklamalarında bulundu.

Rehabilitasyon Çalışmaları Yapılacak

Söz konusu çalışma alanının en düşük derece orman bölgesi olduğunu raporlar ile ortaya koyan Ergün, “Orman işletme ile yaptığımız noter onaylı taahhütname sonucu sahanın fidan dikim bedellerini ödedik. İşletme sona erdiğinde de yine sözleşme gereği çalışılmış alan tarafımızca rehabilite edilecek ve orman işletmesine tutanakla teslim edilecektir. Köylülere bölgede patlatma yapılacağını bunun kendilerini olumsuz etkileyeceğini söylüyorlar. Ben buradan söylüyorum bütün köy ahalisi ile toplanıp noter huzurunda patlatma yapılmayacağını köy defterine resmi olarak kaydedelim. Eğer patlatma yapılırsa gerekli yasal yükümlülükleri de kabul ediyorum. Ama çevreci arkadaşların hepsinden ricam konuyu şahsileştirmeden tarafsız bir şekilde ele alsınlar. Eksik bilgi ve yanlış beyanlar ile Gümüşhane’ye büyük değer katabilecek bir sürecin olumsuz reklam yüzü olmasınlar” sözlerini kullandı.

Beyaz Saray Süslemeleri Bu Mermerden

Peki, nedir bu Elazığ vişnesi ve önemi nedir bir de bu konuya bakmak gerekli. Türkiye’de sadece Elazığ Alacakaya ilçesinde çıkartılan vişne renginde damarlı yapıya sahip bu mermer 4 kıtada 60 farklı ülkeye ihraç ediliyor. Seçkin mekanlarda kullanımı için Çin'den Hindistan'a, Dubai'den Katar'a, Sudan'dan Fas'a, Libya'dan İtalya'ya, İspanya'dan Fransa'ya kadar geniş bir yelpazeye ihracatı yapılan ve ihracat oranı aylık ortalama 65 bin tona ulaşan vişne mermeri, dünyaya satılıyor.

Bugüne kadar Beyaz Saray, Kâbe, Dubai ve Palmiye Adalarındaki lüks oteller, Burç Halife, Victoria's Secret'ın dünya çapındaki mağazaları, Dolce & Gabbana modaevlerinin Güney Afrika'daki mağazaları gibi birçok prestijli mekânı süsledi. Amerika’da Beyaz Sarayın mermer süslemeleri de bu taştan yapıldı Mekke’de safa ve Merve tepeleri arasındaki yolun döşemeleri de bu mermerden yapıldı. Yıllar önce İtalya'da Rosso Levanto adıyla üretilen ve vişne mermeriyle az da olsa benzerlik gösteren mermer rezervinin tükenmesiyle vişne mermeri dünyada tek olma özelliğini kazandı. Şu anda sadece Elazığ’da üretilen Mermer’in rezerv miktarı oldukça azaldı. Bu sebep dolayısıyla Vişne renkli Mermer’in yeni vatanı Gümüşhane olabilir.