“GAZETECİ, ÖRNEK OLABİLEN İNSANDIR”
Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ali Özcan, gazetecinin, iyi bir örnek model olarak insanlara yazdıklarının ötesinde yaşantısıyla düşünce ve görüşleriyle de örnek olabilen insan olduğunu söyledi.
Özcan, gazetemize yaptığı açıklamada, iyi bir gazetecilik yapılsa dahi iyi insan modeli olmadıkça tam ve etkili bir gazetecilik yapmış olunamayacağını belirtti.
“Habercilik İyi Bir Arkeolog Olmakla Mümkün”
Habere giden bir gazetecinin, konusunu çok iyi belirlemesi gerektiğini vurgulayan Özcan, “Bizim gördüğümüz resimi her insan görür. Bu resmin daha ayrıntısına inip arkeoloji de yapıldığı gibi nazik bir şekilde kazıp eserleri ortaya çıkarmaktır. Gazetecilikte de ilgi çekecek olan kısımları biz araştırmayla ya da daha derinlemesine bilgiler alarak bulabiliriz. Onun için konusuyla ilgili uzman olmalı” dedi.
“Konuda Uzman Olmak Gerekiyor
Gazetecilik olgusunun uzmanlaşmış olması gerektiğini ifade eden Özcan, şöyle konuştu:
“Sağlık alanında uzman olmadığınızda sağlık üzerine yaptığınız haber ne kadar etkili olur, ya da bu konuda iyi bir haber yapabilir misiniz? Çünkü bildiğiniz konuda haber yapmak daha kolay olur. Bu aslında bir yönden olumlu bir yönden olumsuz. Biz bir bilgi niteliğine sahipsek daha iyi haberler üretebiliriz. Biz biliyoruz toplum bilmiyor konusu söz konusu olabilir. Bildiğiniz bir konuyu habere çevirme konusunda gereklilik duymamanız meslekte körlüğü sebep olabilir.”
“İyi Bir İnsan Modeli Çizmeliyiz”
Gazeteci gittiği her yerde gazetecilik kimliğinden önce iyi bir insan modeli çizmesi gerektiğini dile getiren Özcan, “Biz bugün gazeteciysek bu mesleği bırakmış olabiliriz veya yarın farklı bir meslek yapabiliriz. O açıdan önce iyi bir insan olmalıyız. Bugün siz varsanız isminizin önünde gazeteci adı varsa yarın bu olmayabilir. Bunun için isminizin gazeteciden önce olması gerekir. Bunun için haber kaynaklarıyla iyi ilişki kurmamız gerekiyor. Bu iyi ilişki kurmak onun sizi yönlendirmesi değildir Mesafeyi gayet iyi bir şekilde ayarlayarak, gazeteci haber kaynağı mesafesini iyi ayarlayarak ilişkiyi çok sağlam bir yapı üzerine kurabiliriz” açıklamasında bulundu.
“Gazeteci Çok İyi Araştırmalı”
Gazetecilikte ilgi çekme olgusunun var olduğuna dikkat çeken, Özcan, şu ifadeleri kullandı:
“Bir olaydan haber oluşturabilmek için ilgi boyutunu ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. Bu da haberlerde bazen haber kaynağının sunmuş olduğu bilginin ötesinde bir manipülasyona neden olabiliyor. Bu da haber kaynağı gazeteci ilişkisini olumsuz etkiliyor. Buna izin vermemek gerekiyor. Çok iyi araştırarak derinlemesine alabileceğiniz bilgilerle çok iyi haberler hazırlanabilir. Haber yapıyorken en önemlisi de toplumun faydasını gütmek. Gazetecilik mesleğinin temelinde bu vardır. Bunu sağlayabilmemiz gerekiyor. Bir habere gitmeden bu haberin topluma nasıl bir faydası olabilir veya bu haberde verilecek bilgilerle toplum hangi yönde olumlu bir şekilde aydınlatılabilirim kaygısını taşımamız gerekiyor. Haber kaynağı gazeteci ilişkisini uygun bir şekilde sürdürebildiğimiz zaman gazetecilik faaliyetini de yürütebiliriz.”
Yerel Gazeteciliği Devlet Desteklemeli
Yerel gazetelerin, kentteki insanlarla daha bütünleşik olduğunu kaydeden Özcan, “Ulusal gazetelerdeki haberlerin hemen hemen hepsine yakınını televizyonlardan izlemek mümkün oluyor. İnsanlarımız kendi yaşadığı kentle ilgili haberlere daha çok ilgi gösteriyorlar. Bu nedenle yerel gazetecilik çok önemli ve çok önemli bir kamusal görevi de üstlenmiş oluyor. Yerel gazetecilik daha da gelişmelidir. Burada devletin katkısının daha da artması gerekiyor. Resmi ilanlar dışında KOBİ statüsüne alınması, belirli istihdam olanaklarının sağlanması ve teknolojik altyapının geliştirilmesi gerekiyor. Ulusal basın hormonlu, yerel basın ise hormonsuz ürün gibidir. Hormonlu ürünün görüntüsü güzeldir ama yediğiniz de hiçbir tat vermez. Yerel gazete hormonsuz domates gibidir, şekli kötüdür, görüntüsü farklıdır. Bir albenisi yoktur ama o kadar farklı, o kadar orijinal bir tadı vardır ki o tat hiçbir yaygın gazetede söz konusu olmaz. Bizim yapmamız gereken de bu gazeteciliği daha ileri düzeye taşımamızdır.”
İktidarın da Basının da Çizgisi Olmalıdır
“Şu anki mevcut durumla ve siyasal olaylarla kişi ve kuruluşları tartışırsak bence tam sonuç alamayız” ifadesini kullanan Özcan, “Biraz daha kavramlar biraz daha düşünceler üzerinden hareket etmemiz gerekiyor. Basın iktidar ilişkilerini ele aldığımızda birini haksız çıkarma veya haklı çıkarma durumu gazetecilik mesleğini yaptığımızdan dolayı belki de olumsuz bir çıkarımdır. Herkesin kendi adına bir çizgisi olması gerekir diye düşünüyorum. Herkesin sınırlandırabileceği bir çizgisi olması gerekir. Basının da çizgisi olması gerekir, siyasal iktidarlarında bir çizgisi olması gerekir” şeklinde konuştu.
İbrahim Özdemir-Figen Tok
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim