“DESTEK BEKLİYORUZ”
Torul ilçesine bağlı Kalecik köyünde kurduğu alabalık tesisinde yılda 1 milyon 800 bin yavru balık üreten Taşkın Alabalık Tesisi sahibi Hüseyin Taşkın, “Üç yıl öncesine kadar ürettiğimiz yavru alabalıktan dolayı devletten hibe alıyorduk” dedi.
Taşkın, gazetemize yaptığı açıklamada, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın, balıkçılığın gelişmesi ve ekonomiye katkı sağlaması için kestiği bu hibeyi yeniden yavru balık üreticilerine vermesi gerektiğini belirterek, “Yaptığımız iş çok zahmetli ve emek isteyen bir iş. Kesilen hibe desteğinin yeniden verilmemesi halinde üretim yapmada çok zorlanacağız. Belki de yaptığımız bu işi bırakmak zorunda kalacağız” ifadelerini kullandı.
ÜRETİCİYE DEĞİL YETİŞTİRİCİYE VERİLİYOR
Balık üretiminde devlet desteğinin üreticiye değil yetiştiriciye verildiğini dile getiren Taşkın, “Aslında biz üreticiyiz. Balığı yavru balık olarak bizler üretiyoruz ama bize hibe verilmiyor, yetiştiriciye hibe veriliyor. Yetiştiriciye de verilmesin demiyoruz ama asıl balığı üreten bizleriz. Bu nedenle hibede öncelik üretici de olması gerekiyor” diye konuştu.
“SAĞIM KIŞ AYLARINA DENK GELİYOR”
Taşkın, kendi tesislerinde sağım yaparak yavru balık ürettiğini belirterek, “Sağım, genelde kış aylarına denk geliyor. Aralık, Ocak Şubat ve Mart aylarında sağım yapıyoruz. Sağma işlemi yaklaşık iki ay kadar da sürebiliyor. Aralığın ilk haftası itibariyle başladık ve her hafta periyodik olarak sağım işlemini sürdürüyoruz. Eğer sağım işlemi Foto Periyot uygulamasıyla şaşırtılmamışsa bu işlem Mart aylarının sonlarına kadar devam ediyor. Sağım zamanına gelen dişi ve erkek damızlık balıklar hormon salgıladıkları için onları bir arada tutuyoruz.”
Taşkın, damızlık erkek ve dişi balıkların tutulması ile ilgili olarak da, “Büyük havuzlara sağım zamanı gelmiş dişi ve erkek damızlık balıkları ayırıyoruz. Havuz içerisine büyük ağlarımızı atarak balıkları havuzun diğer uç kısmına kadar sürüklüyoruz ve balıkları ağın içerisinde toplamış oluyoruz. Daha sonra sağım zamanı gelmiş dişi balıkları ayırarak, sağım odasında bulunan havuza atıyoruz.”
“SARI IŞIKTA YUMURTALAR ÖLÜYOR”
Anaç balıkların yumurtasının sarı ışıktan etkilenerek öldüklerini söyleyen Taşkın, “Sağım anında genelde florasın ışıkları kullanıyoruz. Sarı ışık kullandığımızda ise yumurtalar ölüyorlar. Sağım odasının özellikle karanlık olmasına ve floresan kullanılmasına dikkat ediyoruz” dedi.
“1 MİLYON 800 BİN YAVRU BALIK KAPASİTEMİZ VAR”
Talkın, 2 bin dişi, 500 tane erkek damızlık balığı bulunduğunu belirterek, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Yaklaşık olarak 2 bin tane dişi damızlık balığımız var. 500 taneye yakın da erkek damızlık balığımız var. Toplam da 2 milyon 800 bin yavru balık kapasitemiz var. Daha sonradan erkekleri ve dişileri ayrı ayrı havuzlara alıyoruz. Sağım zamanı gelmiş anaç balıkları ayırarak sağım hanedeki havuzlara alıyoruz. Sağım için ayırdığımız dişileri tutarak günde 100 ila 300 arasında damızlık sağım işlemi yapıyoruz. 1 kilo damızlık dişi balık yumurtasına 10 milimetreye erkek balık spermi ekledikten sonra beş dakika bekliyoruz. Daha sonra yapılan karışıma su eklenerek 40 dakika kadar beklettikten sonra kuluçka depolarında yumurtaları saklıyoruz. Sağımdan yüzme aşamasına gelene kadar yüzde 20 civarında zayiat oluyor.”
“GÖKKUŞAĞI BALIK CİNSİ ÜRETİYORUZ”
“Ürettiğimiz balık cinsi olarak Gökkuşağı alabalık cinsidir. Gökkuşağı alabalığı, su sıcaklığı 10,6 derecede ve yaklaşık 30 gün içerisinde yavru balık olarak yumurtadan çıkıyor. Yavru balıklar 12 ay içerisinde 200 grama ulaşıyor ve daha sonra barajlara ve büyük işletmelere göndererek ticaretini yapıyoruz.”
“DEZENFEKTE YAPARAK BALIK ÖLÜMLERİNİ AZALTIYORUZ”
“Sağım döneminde damızlıklar arasında kıskançlık oluştuğu için birbirlerine zarar verebiliyorlar ve genelde kuyruklarında yaralanmalar oluyor. Damızlık balıklarımızı sağım döneminde sürekli rahatsız ettiğimiz ve ellediğimiz için vücutlarında deformasyonlar oluşuyor ve gerekli dezenfekteleri sağımdan sonra havuz içerisinde yapıyoruz. Sağım zamanından sonra gerekli dezenfekteleri yaparak balık ölümlerini azaltmış oluyoruz. Yaralanmalardan oluşan deformasyonları bu şekilde önlemiş oluyoruz.”
“3 YAŞINDA TAM VERİM ALIYORUZ”
Yapılan sağımda 2 yaşından küçük dişilerden yumurta alımlarına pek sıcak bakmadıklarını dile getiren Taşkın, şunları ifade etti:
“Dişiler iki yaşında cinsel olgunluğa ulaşıyor ama biz iki yaşın altındaki damızlıklardan yumurta almayı tercih etmiyoruz. Çünkü yumurtaları hem küçük oluyor hem de döllenme işleminde sıkıntılar meydana geliyor ve zayiatlar meydana gelmiş oluyor. Bu nedenle 3 yaşına gelmiş dişi balıkları daha çok tercih ediyoruz. Dişi damızlıklar da 6 yaşına geldiklerinde verimi düşmüş oluyor.”
“DEVLET, ÜRETİCİYE DEĞİL YETİŞTİRİCİYE DESTEK VERİYOR”
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın yetiştiriciye verdiği destekten yararlandıklarını ancak üretimden dolayı destek alamadığını dile getiren Taşkın, şu ifadeleri kullandı:
“İşletme sahibi olarak Gökkuşağı Balığının üretimini yapıyoruz. Tarım Kredileri hemen her sektörde üreticiye kredi desteği sağlıyor. Tarımdan aldığım destek kredisi 48 ton balığın kredi desteği. Önceden ürettiğim yavruya da destek kredisi alıyordum ve şimdi bu şekilde değil. Dolasıyla yavru üreticiliğine verilen destek de üreticiyi teşvik ediyordu. Yavru üretimi yapıyorum ama ürettiğim yavrudan destek alamıyorum. Sadece yetiştirip sattığım balıktan destek alıyorum. Sattığım yavruları alan diğer işletme sahipleri tarımdan kredi desteği alabiliyorlar. Üreticiye değil yetiştiriciye destek veriliyor.”
Ramazan Yetim
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim