Çöp Belgeseli Görücüye Çıktı

Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi Burak Türten'in Çöp Belgeseli Antalya Sinema Günleri'nde 70 film arasında yer alarak görücüye çıktı.

Belgesel, ulusal ve uluslararası alanda aldığı 15 ödülle adından sıkça söz ettirmişti. Ulusal ve uluslararası alanda başarılar elde eden Öğretim Görevlisi Burak Türten, belgeseliyle ilgili merak edilenleri cevaplandırdı.

“Olumsuz Çevre Koşulları Çoktu”

Belgesel çekimi yaparken birçok zorluk çektiğini anımsatan Türten, “Devasa bir çöplük ortamı ve koku, yüzlerce sinek, hastalıklı köpekler ciddi anlamda performansımızı etkiledi. Kameraman arkadaşlarımız kokuya fazla dayanamadığı için dönüşümlü olarak çalıştılar. Olumsuz çevre faktörünü bu şekilde yenmeye çalıştık” dedi.

“Hayatın Acımasız Olduğunu Gördük”

Projenin kendisine kattığı ilginç duygular yaşadığını hatırlayan Türten, “Oradaki yaşamları biz de ilk kez görüp tanık olduk. Daha öncesinde bilmiyorduk. Böyle bir yaşam olduğunu, insanların çocuklarını çöpte doğurduklarını, devasa çöplüğün içinde üç ve dört yaşındaki çocukların ellerinde çuvallarla bir plastik şişe bulmayı arzuladığını gördüğümüzde farklı duygulara kapıldık. Hayatın ne kadar acımasız olduğunu bir kez daha orada görmüş olduk” sözlerine yer verdi.

“Beni Derinden Etkilemişti”

Çekimler bittikten sonra unutamadığı bir anı anlatan Türten, “Bir gün önce çöpe dökülen balıkları görmüştük. Ertesi gün çekim yaparken çadırlarda, insanların balık kızarttıklarını gördük ama çekim heyecanı ve kaygısıyla tam olarak anlamlandıramadık. Evimize dönüp kurgu yapmaya başladığımızda o zaman fark ettik. Çöpteki tarihi geçmiş ve kokmuş balıkları, çöpten alıp yediklerini anladık. Gerçekten beni derin etkilemişti” şeklinde konuştu.

“İnsanlık Sorunu Olduğunu Fark Ettik”

Çöp konulu belgeseli seçerken çevre sorununu işlemek istediklerini dile getiren Türten, “Çevre sorununu işlemek istiyorduk. Çünkü önümüzdeki yüzyılın en büyük sorunlarından bir tanesinin çevre sorunu olacağından yola çıktık. Hatta hala aynı görüşteyim. Dolayısıyla, çevre konusuyla ilgili projeler önümüzdeki yıllarda çok büyük önem kazanacak. Bu öngörüyle bir belediye çöplüğünün çevreye verdiği zararı işlemek istedik. Ancak olayın içine girdiğimizde çöpün sadece bir çevre sorunu değil, aynı zamanda bir insanlık sorunu olduğu fark ettik ve bu şekilde karar verdik. Çekimlere başladığımızda belediyeye gittiğimiz zaman istediğimiz tepkiyi alamadık. Bu yüzden de yer değiştirmek zorunda kaldık. Ancak bunun öncesinde izin almaya çalıştık. Başkanla tekrar görüştük, başkanın oğluna ulaştık ikna etmeye çalıştık. Onun haricinde Ankara'daki daha yetkili isimlerle temas halinde bulunduk. Başkan bir türlü ikna olmadı. Durum böyle olunca başka bir konu mu çeksek diye kararsızlığa düştük. Çünkü filmi çekemezsek hem okulumuzu bitiremeyecek hem de bir başarısızlık olacaktı. Ancak farklı çöplükler gezerek bu sorunu aştık” diye konuştu.

“Prestij Anlamında Büyük Katkı Sağladı”

Öğrenciyken çektiği Çöp belgeselinin meslek hayatına maddi anlamda yansıması olmadığını ifade eden Türten, “Sinema alanında belgesellerden alınan ödüllerin pek bir maddi getirisi yok. Prestij bağlamında büyük bir öneme sahip. Film festivali jürileri tarafından tanınmamızda olanak sağladı. Beş-on yılda sağlayacağımız prestiji bir filmle, birkaç yıl içerisinde gerçekleştirdik. Öğrenciler açısından film festivalinin en büyük önemi budur. Mezun olduğumuz okulda böyle bir ekol vardı. Türkiye'nin en önemli belgesel sinemacılarının yetiştiği bir fakültemiz vardı. Biz de bu ekole uyum sağlayarak örnek teşkil ettik” dedi.

“Filmin Antalya'daki İkinci Gösterimi”

Türten, çöp belgeseli ulusal ve uluslararası yarışmalarda 15 ödül aldığını, Uluslararası Antalya Sinema Günleri'nde Çöp belgeselinin gösterimi yapıldığını ve Gümüşhane Valiliği tanıtım filmi projesinin danışmanlığını yaptığını şu açıklamalarla ifade etti:

 “Açıkçası ön görmüyorduk. Çünkü bu bir bitirme projesiydi ve biz ciddi anlamda sektörde çalışmadan projeyi hayata geçirdik. Stajlar ve lisans hayatımız boyunca yer aldığımız projelerdeki deneyimlerimizle bu filmi çektik. Bundan dolayı çok büyük bir başarı getireceğini beklemiyorduk. Hatta film festivallerine gönderirken de bu düşüncemiz yoktu ama jüri üyeleri sağ olsunlar filmimizi ödüle layık buldular. Filmimizin Uluslararası Antalya Sinema Günleri'nde gösterimi gerçekleşti. Akdeniz Üniversitesi içerisindeki sinema salonunda seyircisiyle buluşmuş oldu. Tabii ki mutluyuz. Filmin Antalya'daki ikinci gösterimi. Bundan bir buçuk yıl önce Antalya Sinema Kulübü tarafından davet edilmişti. Son olarak da Uluslararası Antalya Sinema Günleri kapsamında gösterimi gerçekleşti.”

“İki tane belgesel projem var. Bir tanesi Ardahan ilinin Çıldır Gölü'nde bir çocuğun gözünden sömestr tatilinin köyde kışın nasıl ne şartlarda geçtiğini anlatan bir belgesel. Bu belgeselin görüntü yönetmenliğini yaptım. Şu anda da kurgu aşamasında. Bittiğinde ilgili yerlerde gösterimde olacak. Bunun haricinde kamyon kültürünü anlatan bir belgeselim var. Bunun çekimlerinin yarısını tamamladım. Diğer yarısını da Mart ayı sonunda tamamlayacağız ve festivallerde yarışmaya başlayacak.”

Ramazan Yetim