CHP İL BAŞKANI AĞAÇ’IN İDDİALARINA AK PARTİ İL BAŞKANLIĞI CEVAP VERECEK Mİ?

 CHP İL BAŞKANI AĞAÇ’IN İDDİALARINA

 AK PARTİ İL BAŞKANLIĞI CEVAP VERECEK Mİ?

CHP Gümüşhane İl Başkanı  Bedri Ağaç yazılı bir açıklama yaparak, AK Parti Gümüşhane İl Başkanlığını zan altında bırakacak çeşitli iddialarda bulundu.

CHP İl başkanı Bedri Ağaç’ın basına gönderdiği yazılı açıklama şöyledir:

“ Ülkemizde ve Gümüşhane’mizde tuhaf işler yaşanmaya devam ediyor” diyen Ağaç yaptığı açıklamada “Bu iktidar iş başına gelirken bu ülkede 3Y (Yoksulluk, Yolsuzluk ve Yasaklar) ile mücadele edeceğine söz vermişti. Yaklaşık 20 yıl geçti. Bu üç konuda şuan içinde bulunduğumuz durumu vatandaşın takdiri ve vicdanına bırakıyorum.

20 Yılda tabi ki ve mecburen güzel işler de yapıldı ancak; pek çok yanlış, eksik ve olumsuzluklar da yaşandı. Yaşanan olumsuzlukların en büyüğü özellikle gençlerin bu ülkeye olan inanç ve güveninin erozyona uğraması oldu. Gençlerin %75’İ bir fırsatını bulsa veya imkân olsa yurt dışına gitmek ve orada yaşamak istiyor. Bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük; toplumda adalet ve liyakat duygusunun yok edilmesi olmuştur.

Nasıl mı; işe alımlarda eskiden KPSS gibi somut objektif sınavlar yapılır, gençler sınavlara girer ve aldıkları dereceye göre işe alımlarda fırsatı yakalardı. Şimdi mülakat, görüşme gibi konular çıktı ki; bu durum tamimiyle torpili öne çıkarmaktadır. Yani bir genç; iyi okulların iyi bölümlerinden mezun olur, kendisini emsallerine göre geliştirir ve gayret ederse sonuç alırdı. Ama şimdi herkes biliyor ki bu iş artık böyle yürümüyor.

Ekonomik bir buhrana dönüşen kriz iktidarın artık toplumun gazını alabilecek imkânlarını da elinden aldı. İŞKUR vasıtasıyla Gümüşhane’de her yıl ortalama 4000-5000 insan geçici olarak istihdam edilebilirken; bugün bu rakam 450-500’lere düşmüş durumda. 25 kişinin işe alınacağı Gençlik ve Spor için on bini aşkın müracaat var. Durum böyle olduğu halde; halen bir umut iş arayanlara AKP Yöneticileri tarafından “Gelin AKP’ye Üye Olun Hallederiz” ifadeleri kullanılıyor. Neyi hallediyorsunuz? Üye olanların ancak yüzde yarımı belki işe alınabilecek durumda ama tabi ki o da sizin yakınlarınız, akrabalarınızdan fırsat kalırsa.

Geçtiğimiz aylarda İl özel idaresine dört inşaat Mühendisinin el altından sınavsız alınacağını duymuş, konuyu kamuoyuna da duyurarak engellemiştik. Önceden isimleri ayarlanmışlara bakınca gördük kİ; AKP’nin içinde çok dar bir kadronun çocukları için bu iş kotarılmış. Şimdi unutulduğunu zannederek tekrar el altından bu iş bitirilmeye çalışılıyormuş, her kesi uyarıyorum;  bu hak yeme huyunuzu terk edin..

AKP’de görevli bir siyasinin gelininin yine özel idareye İş Makinası operatörü olarak alındığını, yakın geçmişte yine AKP’li bir kısım insanın yakınlarının aynı kuruma Kompresör Tabancacılığı ve benzeri erkekler tarafından fiziki olarak yapılması uygun işlere kadınların alındığını ve tabi ki de bu işe alınanların büro personeli olarak çalıştırıldığını duyuyoruz. Yıllardır bu şehre tek bir istihdam yaratabilecek fabrika tesisi vb. tesis kazandıramayan iktidar ve yandaşlarının elinde sadece İŞKUR ve Özel İdare gibi unsurlar kalmış durumda. Bu kurumlar da ihtiyacı karşılayamadığı için sadece en yakın çekirdek siyasi, kadronun akraba ve yakınlarının işleri görülebiliyor o kadar.

Buldukları her fırsatta; din-iman, hak-hukuk-adalet ve dürüstlükten söz edenlerin; kendi işlerine geldiğinde ve çıkarları gerektiğinde bu konuları hiç akıllarına getirmediklerine üzülerek şahit oluyoruz. Şaşırıyor muyuz, hayır. Bunları biliyor, işlerin bu noktaya geleceğini de görüyorduk. Tek fark vatandaşın bir bölümü bunu görmek istemiyordu. Neyse ki tencere ve cep ekonomisi, hayat pahalılığı ve geçim sıkıntısı ve yoğun işsizlik artık bu gerçekleri geniş halk kitlelerinin de görmesi sağladı.

İktidar; har vurup harman savurup, yandaş ve yakınlara peşkeş çekince maalesef kaynakları tüketti. Şuan istese de ekonomik açıdan artık yapabileceği bir şey kalmadı. Bu tablo bilinmesin, konuşulmasın istedikleri için; ellerindeki medya gücünü kullanarak sürekli saçma sapan ve ilgisiz konuları gündeme taşıyarak gerçek durumu gözlerden kaçırmaya çalışıyorlar. Bu konuda sosyal medyanın gücü ve etkisinden korktukları için şimdi sosyal medyaya yasaklar getirmeye çalışıyorlar.

Bu ülke şuan enflasyon yani hayat pahalılığında dünyada ilk üç ülke arasında. Bulgaristan, Gürcistan ve hatta Suriye’nin parası bile bizimkinden değerli. Dünyanın en yüksek ikinci faizini veren ülke olduğumuz halde; ülkeye ciddi ve yatırıma dönük sermaye ve para gelmiyor. IMF’ye 5 milyon dolar borç verdik diye övünen iktidar, geçen hafta IMF’den 6.5 Milyar Dolar borç almak zorunda kaldı.  Sonra biz; “128 Milyar Dolar nerede” diye sorunca da kimyanız bozuluyor.

Yoksulluk artık diz boyu, geçen sene 1400 TL olan bir ton kömür şuan 2600 TL, geçen sene 35 TL olan Ayçiçek yağı 75 TL, tüm gıda ürünlerinde müthiş bir pahalılık var. Doğalgaz faturaları kışın çok can yakacak, elektriğe son üç yılda %168 zam geldi. Parası olmayana yeterli ve kaliteli sağlık hizmeti verilemiyor. Yeni devlet hastanesi bir türlü açılamıyor. Eski hastane her açıdan yetersiz, Trabzon veya çevre illere hasta taşıyan dolmuş servisi gibi hizmet veriliyor.

Ülkede ve bu ilde eğitim bitmiş durumda. Gümüşhane’de okullarda halen yeterli sayıda temizlik görevlisi yok, güya İŞKUR ile alınacakmış, okullar açılmadan önce bu sıkıntıyı neden çözmediniz? Pandemi ile bu durumda ve bu kafa ile nasıl mücadele edilecek? Yani özetle; Yoksulluk, Yolsuzluk ve Yasaklar konusunda bu ülke ilerleyeceğine çok daha geriye gitti.

Sayın İktidar ve onun daimi destekçileri;  boşuna uğraşmayın; yalnızca 128 milyar doları değil; dağıtamadığınız beş maskeyi, milletin kafasına fırlatılan çay torbalarını,  sesini duymadığınız EYT'lileri, yok ettiğiniz denizleri ve ormanları, HES sevdası ve rant için bozduğunuz dere yataklarından meydana gelen selleri, yarattığınız hayat pahalılığını, enflasyonu, eş dost, yakın ve yandaş takımınız 5-10 yerden maaşlar alırken; özellikle gençler arasındaki geniş işsizliği, mülakat denen rezaleti, torpili, adam kayırmayı, liyakatsizlik ve hukuk tanımayan  adaletsizliği, unutmayacak, gündemi ne kadar değiştirmeye gayret etseniz de unutturmayacağız. Ve ne yaparsanız yapın ilk seçimde gideceksiniz.”