• BIST 9882.63
  • Altın 2954.659
  • Dolar 34.7445
  • Euro 36.5021
  • Gümüşhane : -3 °C
  • Trabzon : 12 °C

Bunu Size Benden Başka Kimse Anlatmaz

09.07.2015 09:59
SELAMİ ÖKTEM / YAZAR

SELAMİ ÖKTEM / YAZAR

Nusret Mayın Gemisi diye biliriz ama doğrusu Nusrat Mayın Gemisi'dir. Çanakkale Savaşında hani denize mayınlar döşeyip düşman donanmasında onarılmaz yaralar açan, İstanbul'a açılan kapıya kilit asan gemi yok mu ondan bahsediyorum. Peki ama hiç yenilgi almamış İngiliz Donanması’nın da içinde bulunduğu bu düşman donanması nasıl olurda suda mayın olacağını düşünemez ki?

Savaş çok çetin geçmektedir, sınırlı sayıda mühimmat ve yorgun askerimizle zor günler geçirmekteydik. Düşman donanmasının komutanı Amiral Carden artık İstanbul'a açılan kapıya çok yaklaşmıştır. Bir yüzbaşıyı çağırır yanına. Kendine güvenen büyük bir komutan edasıyla emir verir yüzbaşıya, "git" der "suda mayın var mı bak ve varsa temizle." Yüzbaşı bu görevin kendisine verilmesinden dolayı şaşırır, onur duyar ve çok sevinir çünkü o kadar binbaşı, o kadar komutan varken amiral kendisini seçmiştir. "Emredersiniz" der ve tam çıkmaya hazırlanır ki, amiral seslenir "dur bir dakika" der , "İstanbul'a gittiğimiz zaman seni binbaşı yapacağım." Yüzbaşı çok mutlu olur. Gür bir sesle "Emredersiniz" der, mutluluktan ayakları yere basamaz adeta tam çıkacaktır ki amiral tekrar bağırır "bekle yüzbaşı" der, "İstanbul'a gittiğimiz zaman sevdiğin kızı İstanbul'a getirtip orada seni evlendireceğim." Yüzbaşı tarifsiz mutluluk içerisindedir. "Emredersiniz" der ve çıkar odadan. Büyük bir heyecanla kendisine verilen görevi yerine getirmek için harekete geçer.

İşgal kuvvetleri hain planlar yapadursun bir taraftan da ülkemizin sahip olduğu tek uçağın, Ertuğrul Keşif Uçağı'nın, Kaz Dağlarında yeniden doğuş hikayesi yazılmaya başlanmıştır. Salim Bey komutasında Kahire'ye giderken Edremit'te, Kaz Dağları'nda, düşen uçak parasızlık nedeniyle enkaz olarak kalmış ve bulunduğu yerden kaldırılmamıştır. Ancak Çanakkale'de bir uçağa ihtiyaç vardır. Ermeni asıllı bir motor ustası bulunur ve bu usta günlerce evine gitmeden çalışıp uçağı onarır. Uçak tekrar yapılıp küllerinden tekrar doğduktan sonra Çanakkale'de keşif uçuşları yapmaya başlar. Bu sırada Nusrat Mayın Gemimiz tarihe geçecek o büyük günden önceki gün suya mayınları koymuş ve geri gelmiştir. Ancak havalanan uçaktan komutan Cemal Bey bir bakar ki mayınların hiçbir tanesi görünmüyor. Düşmanımız mayınları temizlemiş. Gece gizli bir operasyonla tekrar mayınlar döşenir ve ertesi gün tarihe geçen efsanevi tablo yaşanır. Düşman gemileri Çanakkale'ye yaklaştıkça bir bir yara almaya başlarlar. Amiral Carden yüzbaşıyı çağırır, Nusrat Mayın Gemisinin suya bıraktığı mayınları bir bir bulmuş ve temizlemiştir yüzbaşı ancak şu an karşılaşılan durumu açıklayamaz. Hemen bir mahkeme kurulur ve Amiral Carden kararı açıklar, yüzbaşı ertesi gün vatana ihanetten dolayı asılacaktır. Cenazesi şehitler mezarlığına alınmaz oysa bu yüzbaşı aynı zamanda Amiral Carden'ın oğludur.

Yıllar sonra yüzbaşının aslında görevini yaptığı anlaşılınca cenazesi eller üzerinde şehitler mezarlığına taşınır ve saatler süren bu taşıma işi sırasında cenaze özellikle Amiral Carden'ın evinin önünden geçirilir. Oysa artık iş işten geçmiştir.

Biz hep Nusrat Mayın Gemisi'nin yazdığı tarihi konuşuruz oysa Ertuğrul Keşif Uçağımız olmasaydı belki de düşman Çanakkale'yi geçecekti. İyi ki de geçemedi. Forum Trabzon Alışveriş Merkezinde 3 Temmuz Günü daha önce de dinlediğim bu hikayeyi tekrar dinleme fırsatı buldum, Sunay Akın sahnedeydi. Bunu size benden başka kimse anlatmaz diyordu. Hani yalanda değil doğrusu. Tarihi okurken sadece olayları anlamaya çalışarak okuyoruz. Oysa birde tarihte yaşamış insanlar ve onların başlarına gelenler var. Sunay Akın sadece olayları değil aynı zamanda insanları, hayatlarını ve başlarına gelenleri bizlere anlatıyor. İstanbul' a yolunuz düşerse İstanbul Oyuncak Müzesi'ne uğramayı ihmal etmeyin zira kim bilir karşılaştığınızda "benim annem de Gümüşhaneli, hemşeriyiz biz" sıcaklığını size hissettirecek olan Sunay Bey kimsenin size anlatmayacağı hikayeleri, üstelikte sizi çocukluk yıllarınıza götürecek bir sürü oyuncağı ile birlikte, anlatmak için sizi orada bekliyor olabilir.

 

Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Gümüşhane Olay | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim