Baro 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Programı Düzenledi

Programa Prof. Dr. Sevim Aydın, Mhp Kadın Kolları Başkanı Vildan Çelik, Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Şükriye Karabulut, Chp Kadın Kolları temsilcilerine, Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Av. Melek Genç Taştan katıldı.

Kadın ve Çocuk Hakları Komisyon Başkanı Av. Burcu Altınok yaptığı konuşmada:

“Ülkemizde biz kadınlar kanuni birçok hakka Dünya kadınlarından önce sahip olduk. Hali hazırda da birçok yeni kanuni hakkımız mevcut.

Ülkemizde biz kadınlar ne yazık ki en çok aile içi şiddete maruz kalmaktayız. Aile içi şiddet fiziksel, ekonomik, cinsel, psikolojik olarak ortaya çıkıyor. Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırmasına göre kentte yaşayan kadının %38, kırsalda yaşayan kadının %43’ü fiziksel şiddete maruz kalmaktadır. Okuma yazma bilmeyen kadınların %55,7’si şiddete maruz kalırken, lise ve üzeri eğitim alanlarda bu oran %27’ye düşmektedir. Yani kızlarımızın eğitimi zorunluluk halindedir.

Memleketimiz Gümüşhane’mize baktığımızda, Azımsanamayacak sayıda kurum ve kuruluşlarda kadın yöneticimiz, başkanımız mevcut. Geçtiğimiz sene yerel yönetimler seçiminde kadınlarımızdan 1 Belediye başkanı ve 2 muhtar çıkarabildik. Gümüşhane siyasi tarihi için ilkler ile dolu bir dönem başlamıştır. Ancak bu durum Gümüşhaneli kadınlar olarak bizler için geç bir adımdır. Dilerim önümüzdeki seçimlerde başkan, muhtar kadınlarımızın sayısı artar, kadın vekil ile temsil edilebiliriz. Memleketimizde tüm bu güzellikler yanında şiddetin her türüyle, cinsel saldırı, istismar olaylarıyla karşılaşmaktayız. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyaların önemli çoğunluğunu cinsel istismar ve saldırı olayları oluşturmaktadır. Yine Aile Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemelerinin vermiş olduğu koruma tedbir kararlarının sayısı çoğunluktadır.

Şiddet mağduru birçok kadınımız avukat yardımı alabilmek için baromuza müracaat etmektedir. Üstüne bas basa her konuşmamızda dile getirdiğimiz gibi herkese özellikle kadınlarımıza kapımız hep açıktır. İlerleyen zamanlar da Kadın Hakları Komisyonu olarak kadınlarımız ile ilgili şiddet konulu dosyalara da müdahil olacağız. Baro olarak sadece hukuki yardımcı olmayıp, hukuki takipçi de olacağız. Çünkü başvuran kadınlarımızın hayat hikâyelerini okuduğumuzda, öğrendiğimizde şiddetin birbirinden farklı yüzüyle karşılaşmaktayız. Kız çocuk doğurduğu için dövülenlerden tutun, eşinin kendisine bulaştırdığı hastalık sebebiyle başka isimlerle yaftalarlara kadar… Hatırlayınız. Geçtiğimiz Eylül ayında Şiranda bir genç kızımız, ailesi vermedi diye öldürüldü. Bilelim ki bu mücadele yalnız değiliz. Yüksek öğrenim alsın diye şehrimize gönderilen kızlarımıza cinsel birer meta olarak görülmekte, bazı erkekler tarafından zevklerine alet edilmektedir. Henüz 18 yaşını doldurmamış kızlarımıza alkol satılmaktadır. Genç kızlarımız uyuşturucu madde batağına sürüklenmektedir. Tehlike he geçen gün farklı bir şekilde zühur etmektedir. Bize düşen “Gümüşhane küçük yer, duyulur, üstüme vazife mi” dememek. Şahsımıza olsun, başka bir kadınımıza, kızımıza olsun gelen, gelebilecek her türlü şiddeti, tehlikeyi engellemek için Adliyemize, Emniyet Müdürlüğümüze, başvurmalıyız. Bilmeliyiz ki bu kurumlar bizlere hizmet etmek için hazırlar. Yeter ki uğradığımız şiddeti dile getirebilelim. Susmayalım. Asıl utanacak olanların şiddete maruz kalan bizler değil, şiddeti uygulayanlar olduğunu bilelim. 8 Mart Dünya Kadınlar Günümüzü en içten temennilerimle kutlarım.”

Programda  “Neden hep kız çocuk doğuruyorsun!!” denilerek eşi tarafından şiddet gören Nurcan Öz’e Prof. Dr. Sevim Aydın tarafından, 30 yıllık evliliğinde 20 yıldır hasta eşine bakan Metin Ay’a ise Şükriye Karabulut tarafından plaket takdim edildi.

Program kokteyl’in ardından son buldu.