ADI VAR KENDİ YOK
Prof. Dr. Ercişli, gazetemize yaptığı açıklamada, Gümüşhane’de, kuşburnu ile ilgili araştırma yaptığını, belirterek, “Bölgede daha kaliteli olanları bulmak ve onları daha sonra çoğaltıp, yaygınlaştırmayı planlıyordum. Araştırmalarımızda, Gümüşhane’nin coğrafi yapısının çok farklı olduğunu gördük. Tarıma elverişli arazisinin çok sınırlı nedeniyle, o sınırlı arazi içerisinde kuşburnunun çok değerli bir bitki olduğunu gördük. İklim şartları açısından da kuşburnunun Gümüşhane için çok elverişli bir ürün olduğunu tespit ettik. Gerek ilin ekonomisine sağlayacağı katkı, gerekse arazi yapısı açısından bölgeye has çok kaliteli bir ürün olduğu sonucuna vardık” dedi.
Geleneksel üretim
“Yaptığımız araştırmalar sonucunda kuşburnunun Gümüşhane için çok önemli olduğu ortaya çıktı. 1992-1996 yılları arasında görev yaptığım dönemde Gümüşhane’de bir fabrika vardı. Ancak, şu anda o fabrika kapalı. Araştırmamda başka konu da kuşburnunun Gümüşhane için geleneksel bir meyve olduğunu tespit ettim. İlde yüzyıllardır yetişen, yöre halkının farklı bir şekilde, bilhassa köylerde kışa hazırlık için marmelat ve reçeli yapılıyordu. Sanırım, az da olsa o gelenek şimdilerde de sürdürülüyor. Yöre halkı, kuşburnunu kış mevsiminde adeta sağlık sigortası için kullanıyordu.”
“Bahçeler kurduk”
Araziden dolayı, Gümüşhane’nin o doğal yapısı içerisinde çalışmalarımız sırasında bizler birkaç tane kuşburnu bahçeleri kurduk. Ancak Gümüşhane geneline yaymamız mümkün olmadı. Çünkü arazi çok kıt ve sınırlı. Halkın yetiştirdiği fasulye, patates gibi ürünleri kaldırıp da kuşburnu dikmek de kimsenin kabul etmeyeceği bir uygulama oludu. Sadece, dağlık ve kıraç alanlarda değerlendirilmesi gerektiği kanısına vardık. Vardığımız sonuç, kuşburnunun Gümüşhane’de doğal bir şekilde değerlendirilmesi oldu.”
“ Gümüşhane’den askerlere kuşburnu götürülürdü”
“Kuşburnu çok farklı alanlarda kullanılabilecek bir bitkidir. Kuşburnu çok geniş kullanım alanına sahip ender meyvelerdendir. Söylemek gerekirse 100 gram portakalda 60 miligram vitamin var, 100 gram kuşburnunda 800 miligram vitamin var. Ancak bu, sadece Gümüşhane kuşburnu meyvesinde var. Öte yandan kuşburnunun ayrı bir özelliği de Gümüşhane’den askerlere Kurtuluş Savaşı sırasında, askerlerin beslenmesi, vitamin ihtiyacını gidermek için götürülürdü. Mevcut olan C vitamini vücudun direncini artırıyor. Şunu da söylemek gerekiyor ki, ,insanın 60 miligram C vitaminine ihtiyacı var, aşırı olması da vücuda çok yararlı değil.”
“Yaşlanmayı önlüyor, kansere karşı koruyor”
Kuşburnu sadece C vitamini yönünden değil antioksidan özelliği açısından da çok önemli bir meyvedir. Antioksidan, kansere karşı vücudu koruyan maddelerdir. Kuşburnu, kanseri önleyen değil, kansere karşı koruyan doğal bir üründür. Kuşburnunun ayrıca çekirdeği de çok önemli. Çok farklı amaçlarla da kullanılıyor. Çekirdekte bulunan yağ, yaşlanmayı önlüyor. Cildin yaşlanmasını önleyen maddelere de sahip, dolayısıyla yaşlanmayı da geciktiriyor. Ancak, kuşburnunun yağını çıkarmak biraz zor. Ben, Gümüşhane’de doktora yaparken, birkaç girişimci ile konuştum. O zaman, mevcut olan fabrikada kuşburnunun çekirdekleri atılıyordu. Atık materyallerin, çekirdeklerin değerlendirilmesi, yağının çıkarılması önerdim. Çünkü kuşburnu yağı bugün Avrupa’da 200 euroya satılıyor. Fabrikada kuşburnu yağının çıkarılması için çalışma başlattık ama başarılı olamadık. Çünkü farklı tekniklerle kuşburnu yağı çıkarılıyordu, biz o zaman o tekniğe sahip değildik.”
“Bizde varken dışarıdan kaçak yollarla geliyor”
“Bizde kuşburnu meyvesi varken, dışarıdan kaçak yollarla ülkemize geliyor. Bu nedenle bilhassa Gümüşhane’deki kuşburnunun en önemli sıkıntısı dışarıdan gelmesidir. Dolayısıyla kaçak gelen kuşburnunun fiyatı da çok düşük oluyordu. Komşumuz olan ülkelerden Azerbaycan, Gürcistan ve İran’da kuşburnu üretimi var. Gümüşhane’de çalıştığım zamanlarda bu ülkelerden Gümüşhane’ye kamyonlarla kuşburnu geliyordu. Bu da Gümüşhane’deki kuşburnunun fiyatını düşürüyordu. Gümüşhane’de yapılacak olan tek şey, öncelikle tesislerin kurulmasıdır. Yağının çıkarılıp işleneceği, meyvesinin en iyi şekilde değerlendirileceği tesislerin kurulması gerekli. Yoksa, Gümüşhane kuşburnusu bu durumda çok fazla bir önem kazanmaz. Mutlaka değerlendirilmesi ama öncelikle tesislerin kurulması şart. Ben Gümüşhane’yi dağ-taş gezdik, çok meyve var. Ama tesis olmadıktan sonra hiçbir değeri yok. Tesislerin kurulması, yöredeki insanlar için gelir getirici bir meyve haline dönüşür ve ilin ekonomisini beklenenin üzerinde çok önemli katma değer sağlar.”
“Yabani meyveler”
Kuşburnunun yanı sıra Gümüşhane’de böğürtlen, ahududu, kızılcık, alıç gibi doğal ürünler var. Bu kırmızı meyveler antioksidan bakımından çok zengin. Antioksidan olan meyveler çoğunlukla doğal şartlarda yetişir, kültüre aldığınız zaman azalıyor. Gümüşhane’deki vahşi ama çekici arazi yapısı yabani meyveler için bire bir yetişme alanlarıdır. Dolayısıyla Gümüşhane yabani meyveler açısındançok zengin bir ilimiz.
“İki alternatif”
Gümüşhane’de bu meyvelerin değerlendirilmesi için iki tane alternatif var. Bnlardan bir tamesi bu meyveler için bir sanayinin kurulması, diğeri de bölgenin EKO-ARGO turizme açılmasıdır. Bugün alıç dediğimiz yabani meyve çok sayıda ülkede yok oldu. İnsanlar bu doğal meyveleri çok ülkede bulamıyorlar. Gümüşhane, bu meyvelerin bulunduğu yerleri çok iyi tespit edip turizme kazandırabilir. Bunlarla ilgili botanik turlar çok rahatlıkla yapılabilir. Tarımsal turizm kavramı içerisinde bu meyveler zarar görmeden tanıtılması lazım. Gümüşhane’ye şu anda turist şu anda hiçbir şey için gelmez. Gelse gelse Karaca Mağarası için gelir.
“Gümüşhane’nin başka alternatifi yok”
“Gümüşhane’ye çok iyi bakıldığında yabani meyveler bakımından doğal bir parktır. İşte bu doğal parkın çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Bu doğal iyi bir pazarlamasının parkın da çok iyi bir şekilde pazarlamasının yapılması gerekiyor. Yerli ve yabancı turistler geldiğinde bu meyveleri yerinde görecekler ama görmeleri yetmeyecek, onlara sunmanız gerekecek, bu da öncelikle tesislerin kurulmasından geçiyor. Konaklayacakları yerlerde doğal park ürünlerinden sunulması lazım. Kuşburnu ve diğer yabani meyveler, Gümüşhane’nin kalkınmasında büyük bir önem taşımaktadır, zaman geçirmeden mutlaka değerlendirilmelidir. Gümüşhane’nin çok başka alternatifi bence yok.”
Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cantürk Gümüş ise Doğu Karadeniz'in iç kesimlerinde özellikle Gümüşhane yöresinde kuşburnu, alıç, üvez, ahlat gibi yabani meyvelerin doğal olarak yetiştiğini söyledi.
Bu ürünlerin bölge ekonomisinde önemli yere sahip olduğunu ve kullanım alanlarının yaygınlaştığını dile getiren Gümüş, "Kuşburnu gibi yabani meyveler, doğanın sağlığı için gerekli meyvelerdir. Yaban hayatına, kuşlara, tilkiye, tavşana lazım olan meyvelerdir. Kışın bu hayvanlar kar örtüsünü kaldırarak, sonbaharda dökülmüş olan kuşburnu ve diğer meyvelerle beslenmekte ve kışı bu şekilde geçirmektedir" diye konuştu.
Gümüş, bu meyvelerin insanlar tarafından toplanmasının yaban hayatını tehdit ettiğine dikkati çekerek, "İnsanlarımızın bunlardan faydalanması güzel ancak diğer yandan ekosistem açısından tehdit söz konudur. Bunun için ormancılık sektörünün çalışmalarında kuşburnu, alıç, ahlat, üvez gibi türlere büyük ağırlık vermesi gerekiyor" dedi.
Ekosistemin yeniden rehabilite edilmesi gerektiğini ifade eden Gümüş, "Çünkü geçmişte bu türler ormandan kesilip çıkarıldı. Ormanlardaki meyveli orman ağaçlarının miktarı çok azalmış ve yaban hayatı açısından denge bozulmaya yüz tutmuştur. Kendi yaşam alanlarında yiyecek bulamayan ayı ve domuz gibi yabani hayvanlar, köylere ve tarım alanlarına inmekte ve hem kendilerini tehlikeye atmakta hem de köylülere zarar vermektedir" şekline konuştu.
Gümüş, aç kalan yaban hayvanlarının köylere inmeye ve köylülerin ürünlerine ve insanlara da zarar vermeye başladığını dile getirerek, bu nedenle rehabilitasyon projeleri ele alınarak bir taraftan yaban hayatı bir taraftan da vatandaşı, köylüyü düşünen ağaçlandırma çalışmalarına ağırlık verilmesi gerektiğini kaydetti.
Gümüş, doğal denge sağlanarak ekosistemi tehditten kurtarmak için vatandaşların eğitilmesi gerektiğini vurgulayarak, özellikle terk edilmiş tarım alanlarında kuşburnu, alıç ve benzeri türlerin yaygınlaştırılması için vatandaşların eğitilmesi, örnek proje ve uygulamalar geliştirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Devletten hibe desteği
Gümüşhane Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Edip Birsen de, Gıda, tarım ve Hayvancılık Bakanlığının, kırsal kalkınma yatırımlarını desteklemek amacıyla yüzde 50 hibe destek verdiğini belirterek, “Şu anda 3 firmamızla yaklaşık 1.5 milyon lira hibe verilmiştir. Üst limit olarak 1 milyon liraya kadar hibe desteği verebiliyoruz. Bu tamamen kuşburnu marmelatı, kuşburnu suyu üretimine yönelik olup, ilimizde de kuşburnu hammaddesi yeterli miktarda doğada bulunmaktadır” dedi
Kuşburnu kültür bahçeleri kurulacak
“Kuşburnu marmelatı ve kuşburnu suyu üretiminin artması durumunda biz bakanlık olarak kuşburnu bahçeleri kuracağız. Bu konu da talepler de var. İşletmelerimizden gelen talepleri değerlendireceğiz. Gerek il özel irade gerekse bakanlığımız kaynaklarıyla tam teşekküllü damlama sulamasıyla beraber ıslah edilmiş kültüre alınmış kuşburnu çeşitlerini kapsayan bahçeler olacak. Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi 1995 yılında ıslah çalışması başlattı.”
İbrahim Özdemir-Figen Tok
Yapılan yorumlardan Gümüşhane Olay Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tel : (0456) 213 66 63 | Haber Yazılımı: CM Bilişim